Yok, benden vazgeçti de dilber kara ele mi vardı
Yüreğimi bir sızı sardı deme dost, ondan mı dır
Gitti de yoksa ellere mi vardı
Senin kara haber benimi buldu
Dost sözünden kötü işitmezdi, yar erenler
İki damla şiir içtim
İki damla gözyaşı
Aklımda gözlerin
Uzakta ufuk gibi
Kalbimde hep sen
Tanrıların tanrısı Zeus
Oğlu için kadın afroditi yarattı
yalnızlık çekilmiyordu
herakles ona pandoranın kutusunu hediye götürdü
açmaması için sıkı sıkı tembih etti
pandoranın kutusunu afrodit meraktan açtı
"Rüzgârlar hep gençtir"
Bense rüzgarın değmedigi muhabbetsiz
bir ihtiyar
Beyaz bayrak kefen gibi sallanır
Rüzgârlar çocuklarla arkadaştır
Yaşlılara inat.
Rüzgâr geçmişin sesidir
Uzayda yolculuk yapan
Bazen dalda
Bazen saçta
Dağın doruğunda bir ağaçta
Sesi duyulur
Kağıt gibi iki yüzüm
Ölüm değil iki yüzüm
Karıncalar ekmek çekmiş
Ölüm değil iki gözüm
Dal gibi kanepe
Bütün iklimlerde açan kartal kanatlı çiçekler toplasam
içimden atlamak geliyor uzun ya da kısa dibe doğru ya da göğe
Bu ülkeden atlasam hangi ülkeye…
Ya da bu dünyada atlasam hangi dünyaya ….
Kartal kanatlı çiçekler, açtılar kanatlarını atladılar rüzgarın kollarına
Kayalardan sarkan kartal kanatlı çiçekler uzun düşüşlerde buldu kendini
Tren evine taşımakta iken seni
Aşkın kısalığı
Ömrüne göre
Uzun bir çalgı doğraması eşliğinde
Ansızın iner yüreğine
Arkamda gölgeler yüzüm cama yaslı
Münzevi aydınlık…..
Sorgulu sorulu odalar karanlık
Bahtiyarım sana daldığımda
Yüzüm cama yaslı
Gözün Aydınlık…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!