Gönlümde yangın yaktı
Yeşil alev
Bir çift gözün
Beynime nakşoldu yüzün
Gecenin siyahı saçlarında
Gül kokusu dudaklarında
Güneş battı
Gün karardı
Bir yalnızlık
Rûhumu sardı
Bütün pencerelerde
Işıklar söndü
Gönlün başka iklimlere
Yelken açar her bahar
Ben düşerim sahillere
İnler hülyâlı sular
H asret tüter buram buram
Anne,
Bezmiş koca dayağından
Kaçmış yıllar önce
Kurtulmuş.
Oğul,
Babayla yaşantıda
Baktıkça gözlerine eriyorum
Bu nasıl coşkulu arzu...
İçimde bir fırtına esiyor
Damarlarım tutuşmuş
Kanım lav olmuş akıyor.
Başından ayaklarına kadar
Sen benim ömrümdeki rüyasın hem sihirsin
Gözlerim gözlerinin büyüsünde erisin
Bütün ömür sürecek bir ilâhî nağmesin
Eksilmesin yüzümden o gül kokan nefesin.
Sana olan sevgimi kâinat kapsayamaz
Köpük köpük beyaz bulut
Bana getirdi bir umut
Bu düş ile hülyâ kurup
Yıllarca seni aradım
Gül yaprağıdır dudağın
Bu şehir
Artık benim bildiğim
İstanbul değil.
Ne Kalamış'dan huzur alınır
Ne Marmara'nın koynuna girilir
Geçmişdeki hoş geceler
Ben bu ıssız yolların
Bahtsız bir âşıkıyım
Gönlümde
Yalnızlığın sarı hüznü
Kalbime kar yağıyor
Beynim ateşler içinde
Gün gelip sislenecek
Bütün hatıralar özünde
Belki bir an belirecek
Hayalim gözlerinde
Ve sonra birden silinecek
Ve ömründe bir başka yol
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!