Sevgili tut ki şaraba testi yapıyoruz
Kapadokya akşamı bir bağ evinde
Avuçlarımızda şekillenen toprak
Lezetin en doyumsuzu kadar
Gözlerinin bakışında aldığım
Yeşili tonda tarihi ok
Şarlatanlar dünyasında
Bir tümcenin uyumunda
Dinlendiriciyken mavi
Zorbalar tezgahında şairin
Çaldı kızıla gözleride güneşin
Yinede gökteki mavi
Ah olsaydım kuşun kanadı
Bende olsaydı ceylanın tezliği
Kartal gibi konsaydım yükseğe
Aleni haykırabilirdim yüzüne
Kalmazdı canına yandığım hasreti
Kaçan uykularımla sabah olmayan ömrümde
Gözlerim gökyüzü boşluğuna asılı
Delirtircesine halden anlamayan yaşam
Gözükmez penceremde beklemedeki aydınlık
Bir uğultudur bitmeyen gece kulaklarımda
Döverek bağrımı
Yasalandım düne tüm sancılarımla
Yokluyorum sizleri yaşıyanlar
Beni ve seni yokluyorum
Sol yanımdaki sancılarımla
Bu sevda sarhoşluğum
Yaşamın derinliklerinden gelme
Bir başkalık alan bu hal
Ayrılık şiirleri
Yaslandığım bor yamaçdan
Bir sevdadan avutur beni
Issız derinliklerdeyim
Bir köşesinde hayatın
Çengelenmiş tenime acılar sağır
Öç kuması
Kısık kısık boğuşunda beni
Bir şiir yazdım
Vakitlerde kuşluk
Yürek param parça
Dayanılmaz sevdasına
Yine de umut
Sudan da berrak
Güneştende sıcak ve çıplak
Soyuyorum tüm evreni
Çıplak etinde
Soyulmuş düş gecelerimde
Ahh elini tutamadığım dişim
Dayanılmaz doğum sancılarında
Parmaklarım arasında dik bir kalem
Izdıraplarıma acı mıhlıyarak
Ağrılarımı hafifletiyor şiirim
Görünmeden size ve güne



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!