Milisaniyeyle tükendi bedenini saran yeleğin
Lilyumlar yerine kırmızı mavi başkaydı işaretin
Ellerin göklerden göktaşlarını bahçelere sunardı
Nereli olduğunu bilmeyen bir çocuktun sen
Kahvem soğudu, merak ettim, neden yataktan çıktım
Sende renkleniyor eski bronz fotoğrafların ölü yüzleri
Senin yüzünden Zinnûre
Bir halka kurduk orada, kurşunlar serî patlıyor, oysa silahımız yoktu
Ustayı dinliyorum, kaldıysa bir ben bir o kaldık diyor,
dünya ne de küçükmüş diyorum
Vesvesedendir bir de bıçakla geç isterim sözlerinden sonra
Saray duvarlarıyla mı karıştırdın nefesini derin aldığın yetmezmiş gibi
Yalnız kiralık katiller değilmiş bir ölüm vesilesinin parçalarını birleştiren
Aynı zamanda söz ustaları
Bi kurbağaya karşı yelkenlileri açarsın
Boğazına oturur Turgut dolu salonların hayalet sakinleri
ve büyük saatleri üzerine yürür
Vakitsiz değildir hiçbir yağmur bilirim
ve bütün şairler kendine has bir dille konuşur
Veremli koca atları öldü şairlerin mutlu ol,
terleri kurumadan gömüldüler kedere, artık yolumuz yayan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!