Hilalin altında yanıp sönen ışık,
Gölgelere selam vermiş o,
Yalnız kalmış sokaklarda o,
Aramış aramış bulamamış,
İçinden geçenler solup gitmiş..
Parlak bir Ay'ın gölgesinde,
Nazlı bir rüzgarın dilinde,
Heybetli yıldızların altında,
Yürüyorum sana doğru...
Bugün biraz daha güzel,
İçimde bir sızı sensiz,
gözlerinde yine yaşamdan bir iz,
ellerinde tutamadığın boş hayaller,
dilinde bir özlemin türküsü var,
ruhun senden kaçıyor izle ve gör...
yine üstümde dünden kalan toz,
ellerimde tutuyorum seni gitme,
gözlerimde kanların rengi izle,
gör bak beni ben yapan seni...
Kara bulutların altında, puslu bir bir gecenin izinde, yanıp sönen tarihe yenik düşmüş bir Işığın altında, gölgemin karşısın da duruyorum. Ben yalnızlık içinde bir yol arıyorum. Nereye gideceğimi bilmiyorum. Yürüyorum amaçsız, hedefsiz...
Yine adım adım karanlığa gidiyor beden,
Yolunu kaybetmiş bir halde giderken,
Bir sokak lambası altında hayatın akışını izlerken,
Öyle sessiz sessiz ölümü bekliyor işte bu beden,
Elimde yok dünden bana kalan,
Kitapların içinde kaybolmuş gibiyim nereye gitsem yazıların hakimiyeti altında eziliyorum. Tarihin, felsefenin,edebiyatın ve en önemlisi şiirin içine girdikçe sonu gelmez bir okyanusun içinde buluyorum kendimi burdan kurtulmanın yolu! Kendi yolumu bulup kendimle yüzleşmemdir...
Bedenim sızlar acı yok,
Gönlüm yanar sızı yok,
İçim acır bir iz yok,
Ne var bilir misin?
Sende olan hiç kimse de yok...
Ölmek ne garip şey dimi?
bir anda bir uyku da esirsin,
sesinin duyulmadığı ve gözyaşlarının
görülmediği bir karanlık yerde.
Geriye bakıyorsun bir umudun var mı?
bakma yalnızsın hem burada hemde o
Mutlu olsam mı ki,
Nedeni var mı acaba?
Bilmek istemediğim
Konuşmaz oldu
Okuduğum onca
kitap ve söz,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!