Selam olsun Ravza’dan,
Yeşilin aşıklarına.
Bekleriz Mekke’nin,
Bu kutsal topraklarına.
Bizim öykümüze ilk mürekkep o akşam damladı
Ben mütemadiyen yaptığım şeyi yaptım
‘Ön yargı’ aslında doğru çıkardı
Genelde
Ama bu defa işler o kadar da genel değildi
İlk başları için kuramam tabi bu cümleyi
İçimi dolduran, kalbimi kabzeden bir sis var içimde
Etrafı bulunaklaştıran, gözümü kör eden bir sis
Yalnızlaşan ve ıssızlaşan küçük bir kasaba gibiyim, hava ise sisli
Bir kaç köylü ve horozlar var içimde biraz da hüzün, hava ise sisli
Onlar da gidecek diye korkuyorum iyice yalnızlaşacağım, zaten sıkkın canım
Ama hüzün gitmesin o benim diğer yarım
Artık fırtınalar kopmuyor içimde,
Rüzgarın dahi esmiyor,
Sonsuz sandığım sevgimin,
Sonuna vardım sevdiğim.
Gözlerimdeki ışık sönmüş,
Kalbimden o sıcaklık gitmiş,
Her şeydir gözler
Çektin beni gözlerine Ey Üstadım!
Nur yüzüne bir lahza bakınca Efendim
Ben bir derya oldum
Hikmetli sözlerinizdir beni alıkoyan medcezirlerimden Efendim!
Karşımda şimdi vicdanım
Anlatıyor bir şeyler
Bi gevezeden farksız
Anlamıyorum artık onu
Farklı bir dil, farklı bir lisan
Gönlü dağılmış biri
Satranç oynanırken ülkem üzerinde
Sakin duramam ben karşımdaki hainlere,
Halimiz bir piyondan hallice
Kuralları onlar koydular
Onlar oynuyorlar kendilerince,
Şah da onlar mat da
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!