Eridiğimin resmiydi gözlerinin gözlerime değdiği an,
Bana düşen hep özlemek mi olacaktı bir yudum gülüşünü.
Kaç gece yastığımı ıslattığımı gözyaşlarımla
Bir ben bileceğim oysa
Yüreğim üşüyor,
Bu gözleri ısıtman gerek.
Biz mi eksik kaldık yaşantıya
Yoksa yaşam mıydı eksik kalan bize
İkisinin ayrımına varamazken üstelik
Hiç tanımadığımız bir şehirde; ölüme gün saya.
Hemen uyuyamamaktır belki aşk; seni düşününce,
Belki de rahat bir uyku çekmektir verdiğin huzurla.
Ama en güzeli de uykuyla uyanıklık arasında gidip gelmek;
Varlığının verdiği mutluluğu
saç uçlarım bile hissediyor çünkü.
Var mıdır insana şahdamarından daha yakın olan;
İnsanın yaşamasını sağlayan şahdamarından
İşte sen,bana şahdamarımdan bile daha yakınsın
İçimdesin,en derinindesin yüreğimin
Bana hayat verensin,aldığım nefes kadar,içtiğim su kadar
ve beynimi ele geçirensin; her hücresine kadar.
Henüz günışığı görmemişken,tutar biri elinden,
Aydınlığa götüreceğim diye;
Sen ışığı beklerken o,alır götürür
Yalnızlığın en karanlık köşesine.
Derken biri daha çıkar karşına,
Belki bu sefer diye umutlanırken kalırsın yapayalnız,
Yaralıydık aslında herbirimiz kendi yatağımızda; uyumaya az kala.
Yaraların kapanması için elbette uyumak gerekliydi.
Ama biz uyuyamadık,hiçbirimiz uyuyamadı belkide
Yolunu şaşırmış bir fırtınayım artık,
sığınacağım tek liman özlemin.
Yol ol gözlerinle,ulaştır yüreğine;
her nefeste biraz daha yakarak.
Ve Tanrı buyurdu:Cennet de yok
cehennem de yok sana.
Araf'ta kalacaksın bundan böyle,
gülmek yok sana; sen sen oldukça.
Yüzün gülmeyecek bir daha,
ağlayacaksın yaşadıkça ve ölümden sonra.
Hasretin,yüreğimi yakıp kavuran bir ateş sanki.
Gözyaşlarım dindireceğine daha da korlamakta bu yangını.
Gözlerine susadım,hadi gel bekletme.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!