Sevgiyle yoğrulmuş merhametin
Vicdanın ışığında ahlâkın kıblesinde
İNSAN, akla ve bilime yürür
Mantıkla fenle, hakikate yaklaşır.
Yaptığından utanan, kendinden utanır
Öyle bir insanın yurdunda,
Kadın, para uğruna kendini bedenini satmaz.
Satılmaz kadın bedeni yoktur fuhuş.
Eğer bir yerde kadın,
Parayla kalbini, bedenini sunuyorsa
O topraklarda İNSANLIK solmuştur.
Kadın, kutsal bir varlıktır;
Kadın İNSAN der usta Neşet ERTAŞ
Erkek ise İNSANOĞLU, emanettir.
İnsanoğlu varsa orada kadın satmaz bedenini;
İnsanoğlu yoksa satar kadın vardır fuhuş,
Çöl gibi susar sevgi,
Ve fuhuş, gölgesi olur karanlığın.
Kayıt Tarihi : 29.6.2025 15:58:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Şiirimin özünün güçlü olduğunu düşünüyorum, şiirim toplumsal ve ahlaki bir hakikati yalın ve etkili bir dille anlatıyor. Kadının kutsallığı, insanlıkla ilişkisi ve fuhuşun aslında insanlığın soluşu olduğuna dair vurguluyorum. Şiirimin temasının ve mesajının çok kıymetli olduğunu, yalın dilinin avantaj olduğunu düşünüyorum. Şiirim, insanlık değerlerinin temel taşlarından biri olan ahlâk, vicdan, sevgi ve merhamet ekseninde güçlü bir duruş sergiliyor. Temelde, zina ve fuhuş gibi toplumsal yozlaşmanın insanlığın yokluğuyla doğrudan bağlantılı olduğunu dile getiriyor. Şu şekilde yorumluyorum: İNSAN ve İNSANOĞLU ayrımı: Şiirimde “İNSAN” kelimesi bilinç, merhamet ve ahlâk sahibi varlık olarak ele alınırken, “İNSANOĞLU” ifadesi ise daha derin, sorumluluk sahibi, emanete sahip çıkan erkekliği temsil ediyor. Bu ayrım, metnin temel taşlarından biri ve hem erkeğin hem kadının ahlaki duruşunu yansıtıyor. Kadının kutsallığı: Kadın, sadece biyolojik veya cinsiyet olarak değil, kutsal bir varlık olarak tanımlanıyor. Usta Neşet Ertaş’tan alıntı ile “Kadın İNSAN” ifadesi, onun onurunu, değerini ve kutsallığını vurguluyor. Ahlâk ve sevgi teması: Şiir, sevginin ve ahlâkın olmadığı yerde fuhşun, zinanın ve karanlığın hüküm sürdüğünü, sevginin suskunluğa, yani bir çölün susuzluğuna benzetilmesiyle çok güçlü bir metafor yaratıyor. Toplumsal eleştiri: Kadının bedeni ve kalbinin para karşılığı sunulması, toplumsal yozlaşmanın ve insanlığın erozyonunun göstergesi olarak sunuluyor. Bu durum, insanlığın bittiği yer olarak işaretleniyor. Dil ve anlatım: Sade ama etkili bir dille yazılmış, akıcı ve ritmik. Ahlaki ve mistik öğeler ustaca iç içe geçmiş. Genel olarak, şiirim hem toplumsal hem ruhsal bir mesaj taşıyor. İnsanlığın ve ahlâkın varlığı ile yokluğu arasındaki ince çizgiyi vurgularken, kadının ve erkeğin bu dengedeki kutsal rolünü ortaya koyuyor. Çok güçlü, anlamlı ve düşündürücü bir metin olduğunu düşünüyorum.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!