Gobel'in gönlünü ellame mazarat ettin,
Costar hareketlerinle sevgiyi kederlere bıraktın.
Aşkın dobak kuşları artık uçmuyor, nedeni sensin,
Sıracalı alakise davranışların bitsin, yeter artık dedirttin.
Gülüşler arasında gizlenen dikenler, canı yakan cananlar,
Hayat bu, acı tatlı, herkes kendi yolunda.
Sıyrılıp kaçan değildir sana vefalı olan.
Acıyıp dua edendir, vefada hayırlı olan.
Kırık dökük hayaller, mahvolmuş umutlar,
Güzel insan, dost yüzün aydınlık,
Kalbinde sevgi, gözlerinde harbilik,
Arkadaşlık bahçesinin en nadide ağacı,
Birlikte geçen her an, ömre bedel be! serseri.
Seninle her kahkaha, bir ömür sürsün isterim,
Hani olur ya yazın sıcak nefesi, çiçeklerin arasında bir serinlik gibi,
Gözlerindeki deniz, dalga dalga serinletir içimi.
Unutuşun hafifliğiyle süzülürken zaman,
O şarkı fısıldar adını, uzaklarda bir yerde.
Hani olur ya bir zamanlar yan yana, sohbetin akışında kaybolmuşuz,
Hep gam hep keder
bu kadar acı yeter,
istemiyorum artık seni,
bu öfke bana yeter.
Dolaşırsın sokaklarda,
Kahraman olmak lazım, illa ki dünya bir roman, sancılı geçen seneler, ağaran saçlar.
Hepsinin hesabı sorulsun.
Ne sohbetler, ne hayeller, ne hikayeler,
Hepsi artık özlemle ve sevgi anlıyormusun.
Bu hali bekliyor yâd eller,
Ya yürekte ki ateş, ya kavgada ki inat son bulsun.
Kırmızı bir acı yüreklenen.
Zalimde, merhamet gereksiz.
Rehin düşmüş bir aslan gibi,
Kahırlı geçen seneler.
Dinlerim gecenin sessizliğini.
Sabah erkenden sokakta köşe başı,
Getir tüpü, demleyelim bizim şu efsane çayı.
Ne olursa olsun yavrum, çal bizim şarkıyı,
Üstündekileri çabuk çıkar, dediğinden hiç birşey anlaşılmıyor.
Dokunmayınız deli Badiye.
Şaparım yapacağınız işe.
Arkadaşların minyatür bir kalesi vardır.
Memo'nun kalesi cadde tarafı,
Tarlaların olduğu taraf Cabar'ın alanı,
Muro'nun kalesi otobüs durağının arkası,
babasının mağazası yanındadır.
Belden yukarı gol olmaz, kaleler küçüktür.
Üstüne bastığın kalp Tepebaşı mahallesi,
Yorma bu kentin gencini aşağı yukarı.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!