ne öncesiydi,ne sonrası yalnızlığımızın,
biz tam ortasına düştük..
yanımızda bir kaç şiir kırıntısı,
çocuksu kahkahalar,
ve bitmez sandığımız umutlarımız vardı..
gücenmiş martı bakışlarıyla selamlıyorduk hayatı..
ha birde,her gün aynı saatte,
çiçeklerine su veren ihtiyarı....
biliyormusun,onun gözleri senden gençti,
ki,yaşı en az iki katın,
ihtimal,senden büyük kaygıları vardı.....
peki,biz ne halt ettikte,bu kadar canına okuduk,
bizi çekip çevirecek her şeyin..
hangi köşede kurşunladık gençliğimizi,
nerde başladık cepten yemeğe,
ilk nerde tükettik yüreğimizi,
daha da kötüsü farketmiyoruz,
düşen serçeleri artık görmediğimizi..! !
senin de cesaretin korkmuyor mu,
anladıkça yitip gittiğimizi...
hastir lan,bırak şimdi..! !
rakının gölgesin de devleşipte,
dokunmadan,savaşmadan,
sisli camların ardından bakıp,
hayata kafa tutmak ta iş mi..! !
oysa,ne güzel içleniyoruz o şarkı da,
başka zaman duysak dinlermiş gibi,
namustan bile dem vuruyoruz hatta,
bunca yalan söylemişken dosta,
en kral kimin derdiyse masa da,
ahkam kesiyoruz zaman zaman,
iyi gibi de görünüyoruz doğrusu,
daha bu sabah,
meze niyetine soldurduğunuz tomurcuk,
uçup gidiyor akşamcı aklınızdan..! !
ah be koca adam,
bize göre değil di bu puştluk,
bizim de beyazımız vardı bir zaman,
öyle küfreder gibi bakma bana,
bir dokun bakalım sol yanına,
orada yitirdiğin bir şey..YOK..! !
orada nasırlaşmış bir şey..VAR..
atmak kolaydır elbet kurumuş dalı,
tabağındaki pilaki artığı
ve midende birikmiş bir sıkıntıyla,
kirletmeden tan yerine dokunabilirmisin,
ayıkken gözlerime bakabilirmisin,
saymıyorum kuruttuklarını,
umudu yeniden yeşertebilirmisin..?
bitmişsen,ötesi yok..! ! diklenme..! !
hani,biriken birşeyler olur bazen,
yiten bir dostu düşündüğün de
aynadaki çocuğu özlediğin de,
yahut,kendine hesap veremediğin de,
şöyle geceye sırtını dönüp sessiz ce,
ama insan ca,mertçe..ağlayabilirmisin..?
şimdi...geçelim bunları bir kalem de,
senin 'gerçek' dediğin ibne,
o kadar küçülemez sizlerle bile...! !
o,bazen bir çiçeğin rengin de,
boyacı çocuğun baba gözlerin de,
kurşunlanan karanfil de,
bir orospunun kirli tenin de,
haraç-mezat sattığımız sevgiler de.........
ve.....hepimizin içindedir aslında,
her gün boğmaya çalıştığımız,
yüreğimizdeki yaralı çocuktadır..
hayat dediğin kepazelik se,
bu rezilliğin,bu kalleşliğin,
bu ikili rollerin,şerefsizliğin,
tutup yakasından,boğazına basmaktır,
bunca siyahlıklar arasında,
bir nefeslik maviyi bulmaktır..
ve dupduru,tertemiz,firar etmeden,
bir çocuğun gözlerine utanmadan bakmaktır....
(21 eylül,97)
Ayşen KütükoğluKayıt Tarihi : 23.2.2008 00:34:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

her gün boğmaya çalıştığımız,
yüreğimizdeki yaralı çocuktadır..
hayat dediğin kepazelik se,
bu rezilliğin,bu kalleşliğin,
bu ikili rollerin,şerefsizliğin,
tutup yakasından,boğazına basmaktır,
bunca siyahlıklar arasında,
bir nefeslik maviyi bulmaktır..
ve dupduru,tertemiz,firar etmeden,
bir çocuğun gözlerine utanmadan bakmaktır...
saygılarrrrrrrr...selamlarr
ŞEREFİNE............
TÜM YORUMLAR (2)