Acının en can alıcı yerinde,
Küçük bir sancı vardır.
Doruğa çıkar ansızın;
Dilin tutulur korkudan.
Konuşamazsın.
İçimde hüzün
Tanıdığım ettiğim yok
Beni böyle salıverir
Değişir yüzüm
İçimde yüküm
Denize Bırakılan Gün
Baktık çoğu zaman türlü hayallerle,
Gözlerine,o ışıkların doğduğu yere.
Kaçtı zaman,kaçtı hatırlayan?
Ben duymadım,kimdi geceyi zorlayan?
Sana yeniden aşık olmayı ne çok isterdim.
Soğuk sabahlarda aç kuşlar gibi.
Yada ağaçların yere yakın dalları,
Solucanların toprakta oyuk açması.
Her bir şeyi görmeyi nasıl dilerdim.
Sen söylemeliydin nasıl bir yaşam diye.
Zamanı çıldırtmalıydın ansızın,korkunun izdüşümünde.
Bilmeliydik; çok sonradan olacakları bir resim önünde.
Geç kalmak olmamalıydı,seninle benim üstümde.
Sevdalanmıştık.Adını bilmediğimiz çocukluğumuzda.
Bir şiir yazarım.
Bir şiir aklıma gelirde senden.
Ellerimi ustaca harmanlarım.
Ilık bir gece gibi derinden.
Söylerim duyarmısın bilmem.
Denize doğru oturmuşlar;
Adam,şişe ve fıstıklar.
Denizde su,şişede su,adamda su.
Yol alıyor koca gemiler usul usul.
''Tayfası olurdu bunların diyor''.
Önceleri tahtadan korkuluklar gibi
Küçük bir kedi dolanır.
Tenekelerin varillerin çiçeklerin arasında.
Büyük insanların yüzüne bakmakta;
Kuyruğuyla etrafa salınır
Büyük ayaklı ve sert bakışlar,
Kadınlardan geçince gökyüzüne.
Uzan kollarım alabildiğine.
Bir bulutta bizi sarabilir,
Aşklar bir bulut kadarda beyaz olabilir.
Kadınlardan geçince gökyüzüne.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!