1.
keskin bir bıçak
kesiyor gözlerinin inancını..
güneş aydınlatıyor aysaki,
oysaki ağaçlar çiçek açıyor,
ellerimiz geleceği kuruyordur.
Sen ki, yalnız değilsin
Korkunçsun
Korkuyorum
Ürküyorum senden..
Sıcaklıgın avuçlarımı yakıyor,
Ustura tadında yaşıyorum,
Ustura gibi keskin,
Ustura gibi etkili..
Gözlerin?
O gözlerin yok mu,
Ellerimi bağlamış,
Ayaklarım buz gibi..
“sensin” diyorlar
bir sobe çocuğu gibi,
neden ve
nereden olduğunu bilmeden.
Akisleri vuruyor gözlerime,
Ve inanmıyorum bu serüvenin bittiğine..
Doğrusu bu belkide
Gerçek bu...
Ellerim toprağa gömülü,
-sureti yüregimde-
ayaklarım yollarda
toprak hiçde umarsız değil.
Bıçak gibi kesiyor soğuk,
Ellerim üşümüş.
Artık içimi ısıtmıyor güneş,
Artık görmüyorum da,
Artık işitmiyorum da,
Sanırım artık,
Sevmiyorum da..
Artık sonsuz bir coşkuyla
Okumak ya da yazmak,
Artık soluk alıp vermek doyasıya,
Artık yemek içmek,
Ve arzu etmekte
Artık kavgaya girmek,
Herşeyimi kaybetmekte,
Duyamamak
Sevda sarhoşluğuyla
Uyuyamamakta..
Şimdi bağırmakta çare değil,
Şimdi artık gözlerin gözlerim değil
Sanırım en kötüsü
Sırtımdaki yara benim değil
Sevemiyorum galiba,
Gittin..
Bittim...
2.
ay ağlıyor üzerime
kan oturmuş yüreğime
bekliyorum, vazgeçemeyeceğim,
özleyip,
düşleyemeyeceğim hayallerimi.
Engeller ve barikatlar var aramızda
Kulaklarımı çınlatıyor birileri,
Yanlış değil bence inandıklarım;
Sen yanlış olamazsın..
Gözlerim konduruyor,
Ardıardına yalanları,
Ve kötüsü
İnanıyorumda..
Ne garip şey yara almadan avlanılmak,
Ne garip sonsuzluğumla yaşamak..
Gittin.
Bittim..
3.
bir çok şey sende kaldı.
Sigaram, kitaplarım, pipom.
İnancım, sevgim sende kaldı.
Sıcaklığımla sararıyor yapraklar,
Düşlerim hep aynı,
Bekliyorum gelmeyecek olanı..
Bir tren mi getirecek seni?
Suretini aynalarda ararken,
Kırıyorum inatla.
Görmezden geliyorum
Yada duymazdan
Dokunamayışım tenine
Yüreğine
Kasıp kavuruyor içimi.
Sanırım
Gittin.
Galiba
Bittim..
4.
dostlar var, ekmek ve aşk yandaşı.
Birbir sıkıyorlar ellerimi.
Kimilerinde hançer var,
Dönmüyorum sırtımı.
Oturup söyleşirken,
Bir siklusu tamamlar gibi
Sana geliyoruz.
Gidişin,
Bir tek merhaba deyişin,
El sallayışın,
Yada ansıyışın adımı..
Masada duran
Kağıtlar ve kalemler,
Şu lamba
Sandalye
Ve üfleyişlerim sigarayı,
Hepsi tanıklık edecek;
Gidişine..
Bitişime..
5.
fiil çekimi gibi sonlamadan,
kocaman bir şamar atmam gerek
kendime ve sana..
uzak oluşun kilometrelerle değil,
saatlerle, aylarla değil..
uzak oluşun gözlerinde,
gidişin hep hatırlatıyor oysa
gelişini
gelişlerini..
o zanlı bakışların,
ve daha da uslanmaz saçlarınla
ellerime dolamışım.
Uzansam
Dokunacağım yıldızlara
Yıldızlardan çekeceğim kelimeleri.
Sana bir solukta söyleyip
Kurtulacağım..
Gidişini..
Bitişimi...
6.
artık fark etmeyecek.
Bu, gözyaşı değil.
Bu inat.
İnadına doğurgan
Ve sahipsiz.
Gidişin öyle yaralar açtı ki usumda,
Bitişime meydan vermeden
Yaralara tütün basıp
Doğruluşum ayaklarımla,
Yeni bir yörünge yarattı
Kendi uzayımda,
Senin uzayında..
El ediyor dışarıdakiler,
Bu kozadan çıkmak gerek,
Sense kalacaksın kendi kozanda,
Bana hep sahip olacaksın,
Bana hep sahip...
7.
sensin şimdi yanımdaki.
Hani şu dokunduğum
Hissettiğim
Şimdi kar-tipinin önemi yok
Şimdi kuşların önemi var.
Şimdi bahar var yeryüzünde..
Şu sıralar bozkırlar yeşil,
Ağaçlar çiçektir.
Yani tam şu anda
Güneş,
Sana benden yakın..
Hürriyet coşkusu damarlarımda,
Sen olmuşsun olmamışsın,
Güneşin hiç umrunda değil..
Bu coşku
Bu hasret
Bu gidişin
Bu yeniden başlayışım..
Her bitiş
Bir başlangıç..
8.
yazmak, alabildiğine yazmak,
koşmak, alabildiğine koşmak,
gerilerde değil artık.
Sessiz geçen geceler boyu,
Sessizliği yırtan bir siren dostluğumla,
Uzanıp tutup ellerinden,
Çekip alabilsem seni,
Ve seni gidişlerin dönüşlerin arasında
Bir tutabilsem..
Her dost bir sen olsa benim için.
Her göz senin gözün,
Her söz senin sözün.
Uzanıyorum tut elimi.
Tutta bitsin artık.
Bitsin, bu devinim,
Bu evrim.....
Kayıt Tarihi : 13.2.2006 08:41:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!