Bir ocak 1999’un ilk sabahı
Dışarıda pırıl, pırıl bir güneş.
Ortalık sessiz ve sakin,
Kuşların cıvıltısını bile duyamıyorum.
İlk sabahın ilk saatlerinde,
Tamtamına 360 derece,
Dönen Koltuğumun üzerinde,
Penceremden dışarıya bakıyorum.
Bazı evlerin bacalarından,
Dumanların yükseldiğini görüyorum,
Kıvrıla, kıvrıla.
Belli ki uyanmışlar
Anneler, gelinler ve genç kızlar.
Bahçelerdeki güller açmamış.
Derin mi derin uykudalar.
Bir gül var ki nadide,
Tek mi tek, onu çok seviyorum.
Uyandırmaya kıyamadım
Ama dayanamadım.
Dayanmak mümkün mü gülüm?
Güller, koklanmak içindir gülüm,
Dalından koparılmak için değil.
Bu nedenle gülüm,
Gülümün sesini duymak,
Sevgiyle coşmak istedim.
Gülüm nefesini hissetmek
Boynumda, omuzlarımda, tüm bedenimde,
Açıkçası gülüm, Aşk ve meşk.
Dayanamadım gülüm,
Sensizliğe dayanamadım.
Sensizde kalamadım.
Sessizliği seninle bozmak istedim.
Ve seni uyandırdım.
Uyandırdım işte seni
Tatlı bir ALO sesiyle.
İşte şimdi mutlu oldum
O güzel sesini duydum
Seni tüm benliğime soludum.
Tükenmez bir nefes gibisin.
Seni tüm içtenlikle soludum.
Artık değmeyin bana
Ben böyle mutluyum.
Kayıt Tarihi : 12.5.2009 23:28:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

uğradığım sayfanızda
bu güzel çalışmanızla karşılaştım.
tebrikler.
Yaşayacaklarınız
yaşadıklarınızdan
daha renkli
daha hareketli
daha bereketli
geçmesi temennsi ile
doğum gününüzü tebrik ediyor
sağlık mutluluk ve başarı dolu bir ömür
Yüce Rabbimden niyaz ediyorum
TÜM YORUMLAR (1)