güze tutunamayan sözlerim var
kışı gözleyen savaşlarım,
çelik kabzanın ışıltışında ayaklanıp
secdeye durmuş hallerim.
sus masalları doldurduğum kadehim var
yalnızlık zırhını kuşanan masam.
göğüm de nöbeti devralan
kızıl saçlı bir gardiyan,
göğsüm de sessizce yanan
hüseyni bi sızı var.
çocuksu dalgınlığıma yaren
telaşsız hüznüm
şiirler de duran soluğum var,
güz sancılı kaldırımlar da
kehribar bi düş kırımı.
beklenmedik düşükler yapan yapraklarım
göç çağrışımlı umutlarım var,
kının da sıkışmış dünlerim
taş yatağım da kırılgan öfke,
kıvılcım konan bakışlarım da
zemheriye bükülen ferim var
kötürüm dünlere açılan
kördüğüm olmuş paslı kapı sürgülerim,
çağlar ötesinden ağlar gerilmiş
duvarlarım var.
köklerini toprağından ayıran ağaçlarım
denize küsmüş tuğla bahçelerim var
yüzü asık sabahlar kovalayan gecelerim
solum da, biz'leri ben'lere ayıran
hoyratça çağlayıp, ağlayan bi nehir var.
sokakların ceplerinde durulan
kalabalık cepheler de vurulan
yaslarım var,
kibir kuyularını sollayıp
boğazın durgun sularında
boğulan yaşlarım.....⚘
.....özlemcay/
aralık/on
03:55
Kayıt Tarihi : 10.12.2025 04:07:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!