Erenime
Gökyüzünde bulut teyze,
Büründü beyaz renge.
Rüzgâr amca üfledi,
Bulut teyze indi yere.
Önce annenin pır pır eden yüreğini tanıdın,
Sonra babanın seni okşayan elini.
Derken daha niceleri….
Hep annenin karnından sevdik seni.
Hüzünlüsün biliyorum; ayrılacaksın,
Annenle paylaştığın iki kişilik dünyandan,
Her sonbahar geldiğinde,
İçimden kuşlar göçer
Uzak diyarlara.
Ve ben her sonbaharda
Selam yollarım kuşlarla.
Ya kuşlar vefasız,
Bana bir telefon kadar yakın
Yıldızlar kadar uzaksın.
Biliyorum ki bu bir yanılsama
Hayatın bana kurduğu tuzaksın.
Gel desem,
Koşup gelir misin hemen
Kimi
kavuşmadan ayrılır.
Kimini
ölüm ayırır.
Bütün sevdalar
yarım kalır.
Uyuyabilmek için dün gece,
Dönüp dururken yerimde,
Bir sıkıntı çöktü yüreğime.
Sanki boğuluyorum duracak kalbim.
Son günlerde bir acayibim,
Diye düşünürken
Sen ulu bir çınardın be baba.
Hep yaban dikeni gibi gösterdin kendini.
Eğilmiş köklerine bakar iken,
Görmedin üstündeki gülleri.
Güllerin hangi renkti, ne yer ne içerdi,
Bir gün bal arısı,
Dolaşırken çiçekleri,
Merak etti öteleri.
Acaba başka renk var mıydı?
Nergisteyken diğerleri,
Her insanın
bir yüreği vardır.
O'da ilk çalanındır.
Yüreğimi söktüm
yerinden,
koydum avucuma.
Ressam değilim ben,
Hiçte anlamam resimden.
Otururken boş boş,
Çizmek geldi içimden.
Daldırdım fırçamı boyaya,
Yemyeşil bir gökyüzü,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!