Yıllar var yüreğimi hapsettim bir kafese
Yokuş bitti düz yolda kaldım nefes nefese
Aklım yapma dur dedi kalbimde ki o sese
Telaşlanma sus gayrı beni benden edersin
Gün akşamın koynunda söyle nere gidersin
Salınıp geçiverdi boyu selvi dal gibi
Bakışları sanki ok muhabbeti bal gibi
Aldanıp yandı gönül sonra soldu gül gibi
Sonbahar esintisi serap oldu çölümde
Susan kalbimin dili bülbül oldu gülümde.
Yaprakları dökülmüş kuruydu dallarımız
Bir sevda seferinde kesişti yollarımız
Ben yaralı o yorgun suskundu dillerimiz
Bir baktı gözlerime gönlüm bahara erdi
Ellerim gülistan dan gonca gülleri derdi.
Dargın olan gözlerim aynalarla barıştı
Bir sevdaya tutuldum gün geceye karıştı
Dilimdeki her cümle Rabbime yakarıştı
Kimseler anlamadı gönlümdeki elemden
Aldılar yari benden nefret ettim alemden,
Ben söyleyim yaz gayrı al eline kalemi
Ne söyledim nazlı yâr yıktın gönül kalemi
Eşin dostun terketsin boynu bükük kal emi
Yâr Allah’ın seversen beni burda eyleme
Sana olan sevdamı el aleme söyleme.
Bilmem ki o vefasız hangi halime kızdı
Vazgeçtim senden diye oturup mektup yazdı
Okudukça gözümden damla damla kan sızdı
Mektubuyla birlikte bir demet gül göndermiş
Güllerin dili vardır sarı ayrılık dermiş.
……Meryem Keskin…..
……26.08.2025…….
…..Muhammes……
Kayıt Tarihi : 4.9.2025 22:41:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!