Kar yeniden yağacak.
Eski yılbaşılarının hayalleri
Bir bir canlanacak gözlerinde.
İçini bir sızı saracak...
Kurt kokularının sindiği ormana
Son çırpınışlarında ışık hüzmeleri,
Düşerken Paşa Camii'nin gök kubbesine,
Yine perişan olur bu suskun hallerim.
Ortağım olur biçareliğime bu akşam saatleri..
Kanatlanırken ruhum alaca karanlıklara,
İblisin soyundan
Yahvey' in kanından
Acı damlar yokluğundan.
Ezdin hiç ettin,
..iç ettin..
Sen alemi kendine karı
İçimdeki isyanı
Yastığıma akıtırken,
İçimdeki ben
Durmaksızın şiirler yazıyor..
Saat kaç, bilmiyorum.
Hani susturmuştuk tüm ağustos böceklerini..
Işıl ışıl parlayan onlar değil..gözlerimizdi
Hani utanmıştı başımızda uçan martılar
Saklanmışlardı kanatlarının arasına..
Hani
Hani biz..var ya hani..ikimiz..
Hadi uyan
Sabah çabuk olur gözlerimde
Saatlerce bakmıştım gözlerine uykuya dalmadan
Hadi uyan
Bahar çabuk geçer ömürlerde
Yıllarca beklemiştim yağmurlarda ıslanmadan
Dün gece
Göz yaşlarımı silip
'Ağlamayacağım artık,
Bu sabah güneş
benim için doğacak 'dedim.
Tanrım!
Dar boğazlardan geçiyorum
Sandalım su alıyor
Elimde bir kaşık
Okyanusa bir kaşık su da ben ekliyorum..
Kuru sıkı koydum ben adını bu hayatın,
Ses var görüntü yok....
İçine edeyim ben bu seyr - i safanın,
Bin mazerete bir nazar çok...
Seni çoğul yalanlarda yitirdim
Oysa ki,
Yalnız gerçekleri severdim...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!