Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
SOL YANIMDAKİ YARA
Arnavut kaldırımları,
Kenarlarında fötr şapkalı beyenfendiler,
Cumbolu eveler,
Dar sofa,
İnsanlar taş fırın ekmeğinden,
Sene milattan önceleri!
Tak tak,
Atların nal sesleri,
İçinde cep kaynağı içen ben,
Hava keskin mi keskin!
Sen aklımdasın hani,
İşte tam o an yazmışım bu şiiri!
Sokakları denize çıkar,
Limanda kocaman bir meydan,
Çay bahçeleri,
Vakit akşam vakti,
Giden İstanbul vapuru,
El sallayan insanlar,
Akşam güneşi,
Denizden de serin bir imbat eser,
Ve ben seni düşünüyorum,
Ey Kizikos kraliçesi,
Özlemişim seni,
Bandırma gibi!
Denizdeki martıları hep sevmişimdir,
Bir de plajdaki serçeleri!
Tek dertleri var,
Küçücük kursaklarını doyurmak gibi,
O kadarcıktır istekeleri!
Oysa benim öyle mi?
Gözümün önünde kırk tilki gezer,
İş derdi,aş derdi,aşk derdi!
Ben severim,
O sevmez,
Sevse yanıma gelmez,
Uzaktan uzağa,
Yeşermekteyiz işte!
Nedendir böyle?
Bu buruk duruşlarım,
Oysa ben biliyorum,
Sol yanımdaki yara aman vermez,
Senin ilk vuruşundan kaldı!
Haziran,temmuz,ağustos,
Eylül de ayrılık var,
Koca bir kış,
Geleceksin diye pinekle,
Ben kaderin böylesinin,
Anasını,avradını!
Büyük kentin,
Sokaklarında dolanan,
Efkarlı robinsonu ben,
Haberin yokken,
Sana küsüp küsüp darlanıyorum,
Ama sonrada,
Dayanamayıp,
Tekrar barışıyorum,
Bende ki sevda işte!
Yuvasız kuş
İsmail Kızılay/Altınoluk
27.07.2016
