Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
KISA HİKAYE
Arabi şarkılar gibiyim,
Ne dinleyenim var,
Ne de anlayanım,
Vaziyet feci,
Allah canımı alsın!
Bana tadım tuzum ol dedim,
Sen gidip gidip te,
Yarama tuz oldun!
Başım belada şimdi,
Derdim oldu,
Seni düşünmek gibi,
Anladın mı beni iki gözüm?
Meğer kanatlanmış,
Gönlüm benim!
Uçup uçup gidiyor,
Sana doğru!
Ne söz dinliyor,
Ne hatır,
Gayri bu gönül benden çıktı,
Al tepe tepe kullan gülüm!
Herkesin,
Bir şehri varmış içinde,
Şehri İstanbul oldun sen bana,
İstanbul gibi büyülü,
İstanbul gibi karmaşık,
İstanbul gibi devasa,
İpin ucu kaçmış,
Bulamıyorum!
Uçurtmanın ucuna,
Taktım umutlarımı,
Aldım elime,
İpin diğer ucunu!
Saldıkça saldım,saldıkça saldım,
Umutlarım yukarıda,
Ben aşağıda,
Baktıkça,
Bakılı kaldım!
Sen yoksun,
Gelme durumun da yok senin,
Öyle yalnızlık çekiyorum şimdi ben,
Kendimi ıssız adada sanıyorum,
Sanırsın Robinson’um!
Yüreğinde hasret taşıyanın hikayesi,
Kısa film gibi olurmuş!
Üzgün,dişleri kenetli,
Ve yüzü ekşi yemiş gibi,
Sorarsan,
Hiç der,
Demez başka bir şey,
İşte öyleyim!
Hava yağmurlu,
Ve soğuk,
Üstelikte üşüyorum!
Nasılsın diyeceğine,
Gelip sarılsan ısınacağım!
Hayatımda her şey bana,
Muhalif!
Ve hatta,
Sen bile!
Demokrasi işte,
Kanıma işlemiş,
Baskı yapamıyorum,
Hatırın büyük,
Her şeyi paylaşmam lazım!
Yuvasız kuş
İsmail Kızılay/Altınoluk
09,03.2017