Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
Bir şiir yazarım
Bir şiir yaarım zonguldak yazarım bendeki seni
Uzanırım benden önceye
Henüz tarlalarımın çitle çevrilmemiş
Dedemin hiç bir ağaca balta vurmadığı günlere
Yangından kurtulup ne varsa elde avuçta
Konuk olduğunuz gece koca kankaloğluna
Yürekleri ile evlerinin bir yarısını açıp
Kardeşliğimizin pekiştiği o senelere
Tarlalar açılır payımıza düşen yerlerden
Gölün arkası sıtığın açması ağırşak harmanı
Meyve ağaçları dikilir bostan kenarlarına
Harman yeri samanlık damı sayadı
Sıra sıra kazanlar kurarım cami yanına
Yağmur duasına çıkarım dokuz kariyeyle
Kaldırırken dilek taşını türbede hep birlikde
Ara sında yağmur damlaları düşerdi omuzlara
Üşüşürken yıkılan ıhlamur ağacının çevresine
Hapşırık tıskırıklar arasında dolar çuvallara
Kaybolan mandalarımın izini sürerim
Dombaycıoğlunda eskiköyde marmarlıkda
Bir şiir yazarım zonguldak
İsterse düşmesin kimsenin diline
Giderim uzun mehmedin kömürü bulduğu dereye
Ve boğuluşunu görürüm bir handa geceleyin
Kömürle haşırneşirliğimiz başlar bundan sonra
Uzun soluklu bir yoldu inişli çıkışlı
Ya kömür bizi çağırdı gitmedik kaçaktık
Biz gittik kendiliğimizden kapılar kapalıydı
Ya devlet eli ile kuruldu şirketler sendikalı
Ya üç beş kazma kürekle kaçak kayıtlı
Görürüm güzel günleride acı günleride
Beşbinden fazla ağıdım vardır unutma
Bir şiir yazarım zonguldak
İsterse düşmesin kimsenin diline
Binerim ihsaniyeden yedi otuz trenine
Geçerim tertip sırasına elktro mekanik atölyesinde
Yürürüm ihsaniyeden hergün doksan grevinde
Fevkani köprüsünde başka coşarım
Elimde dekontum işte gerçek uzatırım semaya
Bekler başkan canlarını sendikanın camında
