GRİ ŞİİRLERİ

GRİ ŞİİRLERİ

Orhan Turhan

Hayat bu; ne hep aktır ne de kara
Arada çokça gri de var.
Sakın ümidini kaybetme garibim
Her yağmurdan sonra vur yola
Kaf’ta gökkuşağını ara.
13.02.2008
..

Devamını Oku
Turgut Çakır

Üf! Hava karardı
Gri kırmızı renge boyandı
Yağmur havası var
Belki de dolu yağacak derken
Dolu iniverdi gökten

Başımıza inen taş değil
..

Devamını Oku
Turgut Çakır

Üf! Hava karardı
Gri kırmızı renge boyandı
Yağmur havası var
Belki de dolu yağacak derken
Dolu iniverdi gökten

Başımıza inen taş değil
..

Devamını Oku
Turgut Çakır

Üf! Hava karardı
Gri kırmızı renge boyandı
Yağmur havası var
Belki de dolu yağacak derken
Dolu iniverdi gökten

Başımıza inen taş değil
..

Devamını Oku
Kör Ayvaz

Bir gün hayatını resmetmek istersen eğer
paletine beni de ekle.
Benim rengim Gri.
Yalnız bir şartım var.
Beni sadece gölgende kullan!
..

Devamını Oku
Zati Erbaş

yalnızlığımı
özletecek
kadar
acıtıyor
canımı
kelimeler.
hiç
..

Devamını Oku
İsmet Zeren

Siyah dumanlar yükseliyor sigaramdan
Gri değil gerçeğin yüz akı
Fır döndü rakıların gümüş uykusu
Altın yaldızlı bardaklarda
Nerde al benili köpek bekçileri
Tasmalarda hep aynı arma
Suya sıkılan kurşun sözler bütünü
..

Devamını Oku
Güler Talay

23/11/2005
Hüzünbaharım benim.
Eh be hüzünbaharım,niye bu havayı değiştirmiyorsun,ne yağıyor,ne açıyor sadece soğuk,tozlu bir rüzgar ve gri rengini bütün şehirle beraber benim gönlüme giydiriyorsun.Yapma bana bunu.Ben zaten bu grilikten hep bir gökkuşağı yapmaya çalışsamda renklerim yine yine gri ve tonlarından başka olmuyor.Biraz tonları açıldıkça ben de açılıyorum ama bu tonlar koyulaşınca çok kötü oluyorum.Sende haklısın mevsim sonbahar rüzgar,yüklü bulutlar,çiseleyen,şiddetlenen yağmur,dengesiz soğumalar senin mevsim normallerin,doğanın dengesi senin med-cezirlerin.Senin bu gel gitlerin bana neler yaşatıyor bir bilsen! ! !
Hep hüzünlendiriyorsun beni.
Rüzgarında savurduğun,hazan sarısı yaprağın olasım geliyor.Usulca alıyorsun beni,sürüklüyor,nereye götüreceğini bilmiyorum,sana koyvermişim kendimi,öylece götür beni,sürükle beni,yeterki al ve götür.Bak beni sen hep hüzünlendiriyorsun diyorum,bunun üstüne diğer yapraklar gibi beni çarpma,kuru olduğum için hemen kırılırım, kırma usul usul kat önüne,yerde sürükleme rüzgarının içine al.Kollarında gibi hiç indirme yere hep içinde kalayım.Hızını kesme sakın,sen hızını kesersen kollarının gücü azalır beni tutamazsan ben yere düşerim.Yerde çok toz,taş ve kaybolacağım çıkmaz sokak yolları var.Bırakma beni,tek kalırım.Nerede olduğumu bilmiyorum,beni sen sürükledin buraya,unutma.Beni diğer yapraklar gibi kaldırım diplerinde,yollarda bırakma.Gelen geçen basar üzerime ezerler beni,kuru olduğum için hemen kırılacağımı unutma.Sen benim hüzünbaharımın bana benzeyen deli rüzgarısın.Lütfen diğerleri gibi olma,fırtınaya yada kasırgaya dönüşme.Ben dayanamam hiddete,ürkütür beni o uğuldamalar.Sen hep benim masum deli rüzgarım olarak kal.Uğuldama sen,usul usul eserek bana hüzün şarkıları fısılda.'Hüzün zaman zaman deli dalgalar gibi gelir gönlümün kıyısına vurur.'Sen hep fısılda.Benim kulağım sende,içine aldığın kollarında bırakmadığın hazansarısı yaprağınım.,fısıdayarak savur beni.Esmen dinmeye başlarsa bana söylemeden durma.Sen durursan ben düşerim,ben düşmekten korkarım.Biliyorum düşen kalkmak zorundadır ama sen beni savurup esip getirdiğin yerde düşürürsen benim kalkmaya gücüm yetmez ki.Son gücümü senin önüne katacağın,içine alacağın,kollarında savurup yere bırakmadan alıp götüreceğin savrulmaya harcadım.Düşersem çok düşmüş olduğumdan tekrar kalkacak dermanım,takatim kalmadı biliyorum.
Küçükkende çok düşerdim ben.
Hep izleri kaldı,dizlerimde,bacaklarımda,kollarımda.Yaramaz bir çocuktum hem de çok yaramaz.Şimdi bir çocuğum var,hayatta yaşama nedenim.Aslında ben hiç büyümedim,büyüyemedim.Senin değişen havan gibi değişen çok insan var.Kimi ne kadar dinlemem gerektiğini,kimin elini sıkı sıkıya tutacağımı bilemedim,yalnız bir çocuktum,öğrenemedim ki hala öyle bilmiyorum, oğluşumdan ötesini...Ellerim hep cebimde yada göğsümde bağlı yürürüm.Boşlukta savurtacak kadar külhanbeyi gibi olamadım.Ben daha o kadar büyüyemedim ki.Külhanbeyi gibi nara attım ama sessiz çığlıklar oldu,külhanbeyi gibi kavga ettim ama hiç zorbalık yapmadım,külhanbeyi gibi dimdik yürüdüm ama hiç kasılmadım,endam göstermedim,çocuk oldum yürürkende süzülmeden yürüdüm.Külhanbeyi gibi haraç aldım ama ben verdiklerimi almak istedim,alamadığım zaman bile verdim.Külhanbeyi de oldum,içtim hem de eşşekler gibi,yiğitte oldum,delikanlıda ama yinede büyümedim,büyüyemedim...Konuşmayı geç öğrenmişim ama geç konuşmamın nedenini kendimce erken öğrendiğimi biliyordum.O küçükken ki beni görüyorum şimdi gözlerimin önünde; konuşur,anlatıyor ama anlaşılmıyordu.Anlaşılabilmemenin öfkesini yaramazlıklar yaparak anlamayanları uğraştırmak için cezalandırıyordum.Sonuç aynı olurdu yine anlaşılmazdım.Dedemi çok severdim bana vurmayan sadece seven tek insandı hayatımda o zamanlar ama şimdi oda yok canım dedem.O yaramazlıklarım şimdi anlatıldığı zamanlar komik anılar gibi görünsede yüreğimdeki kırıklıklarının acısını düşmelerimden kalan izleri gibi yüreğimde taşıdığıma tebessüm ediyorum.Aslında ben hep oralarda,anlaşılmadan kaldığım yerlerde, hayatımın komik ama kırgın yanılmış çocukluğumda takıldım,kaldım.
..

Devamını Oku
Mehmet Tevfik Temiztürk

Uzaylı türler gelir ki dostlarımızdandır,
Niyetleri bilinmez Rab yaratıklarıdır…

Biz gafil Dünyalılar Hakk’ı yok saymaktayız,
Bencilliklerimiz ile nemalanmaktayız…

Düşen UFO’larımız bu işimize gelmez,
..

Devamını Oku
Evren Özcan

Kuğu süzüldü,bembeyaz ahengi ardında,
Camdaki buğu süzüldü,bembeyaz yüzüm karşımda.
Kuğu ardında dalgalar bıraktı,
Buğu ıslak ellerimi.
Suda kuğu kendini gördü,
Ben buğuda kendimi gördüm.

..

Devamını Oku
Meltem Arslan

otururken sessiz sakin
bir kahvehanede
yudumlarken sıcak çayımı
çevrilen gazete sayfaları şıkırtıları
beynimde dönerken
içilen sigara dumanları
kafamı bulutlandırırken
..

Devamını Oku
Mehmet Tevfik Temiztürk

Klonlama yüzünden mi akıllanamamışlar,
İnsana benzeyerek çok hatalar yapmışlar…

Yoksa sonlarımız mı torunlarımızdan mı?
Kimdir bu gri dostlar yoksa düşmanlardan mı?

GDO’lar, hormonlar biz çok hatalar yaptık,
..

Devamını Oku
Tahsin Aytekin

Sezen abla,
Benim bir kedim
Ve çocuk kalbimdeki
Hüznü zorlayan
Yapraksız
Yeşilsiz
Gri bir sonbaharım var.
..

Devamını Oku
Yakup Icik

Kızıl akşamları yarıyor amansız gri bulutlar
Hüzün salgılanıyor, en ince kılcal damarlarımdan her zerreme.

Sen düşüyorsun aklıma, bu perişan halimde
Ağlıyorum.. sen geliyorsun hayalime
Bütün yaşanmışlıklarımız ufku delip geçiyor
Hıçkırıyorum sana bakarak
..

Devamını Oku
Mehmet Tevfik Temiztürk

Gömlekleri yıkamış, dışarıya asmışsın,
Bulduğun uzaylıya, süpürge yaptırtmışsın…

Anlaşmaların gizli, uzaylı evindeymiş,
Gördürdüğün işlerden, çevrense habersizmiş…

Gündelikçin değildir, sal artık uzaylını,
..

Devamını Oku
Mehmet Tevfik Temiztürk

Gri dostlarımız vardır bize benzeyen kullar,
Bunlar ileri varlık düşman da olmadılar…

Saçsız, koca kafalı, akıllı dostlarımız,
Kapaksız gözleriyle, Rab’bi tanıyanımız…

Müdahale etmezler kargaşalarımıza,
..

Devamını Oku
Gökhan Üçkaya

geceyi ördü bir mozaik siyah ve beyazla birlikte
ağaç dallarında çocukluğum
o dallardan uzak denizlere başlardı yolculuğum

kaytan bir yelkenli alıp başını giderdi
oysa hep evime gitmek isterdim
ama gidemem yalnızlıktan hep korktum
..

Devamını Oku
Kazım Kaya

sen gideli
buralara güneş doğmuyor
deniz
hırçın mı hırçın
kumsal
diken mi diken
gökyüzü
..

Devamını Oku
Engin Yılmaz 2

Halbuki özlenmiştin
Bekliyorduk her zaman gelişini
Özlemiştik
Adımların ağırdı
Çocukluğumdun.
Gri bir Ankara sabahıydı
Simsiyah bir toprakta aynı hatıra gizliydi
..

Devamını Oku
Özlem Ayşe Çiçek

Sen kaybetmeyi seviyorsun.

Kazanman için artık kendimi kırmayacağım.

Hadi hayallerimi başıma yıktığın gibi,

Gri bir enkazın ortasında,
..

Devamını Oku