Kıyameti yaşadın
Ararken doğruyu bu şehirde
Sallandın yıprandın ey gönlüm
İnsanlık var sandığın yüreklerde
Şimdi biçarelerdesin
Renksiz mevsimlerde gezmektesin
Tükenişlerin varoluşunu beklerken
Yelkovanı koşturdun erken
Bu dünyaya gelen geçen, hep dalgındı
Saatler ayarlanmış önceden
Ölüm fermanın yazılmış inceden
Bu yaşa gelince sen,
Soran olmadı hâlin neydi genç iken
Susuz kalmış toprakların, dostsuz kalmış ırmakların
Söz verip tutmayanları, sil gitsin defterden
Vaatlerde bulunan, eş dosttan şikâyetçi olandan
Medet uman sen olma gönül
İnsan içinde ağlayandan, şerefini beş paraya satandan
Onur nedir bilmeyenden, uzak dur gönül
Kara gün dostu, ak gün postu diyen boş laf diyor
Her iki günde senle olanı seç, zira dünya bozuldu
Mutluluğunu kıskanan, perişan hâlini seyreder oldu
Gençlere barikat var, başarılıysan dibe çekilirsin
Aman ha gönül yol yapayım derken kaşını çizdirirsin
Koltuk deyip tutturanlar, hizmet diye susturanlar
Eli kolu bağlı kalanlar şaşırtmasın gönül
Suya atanlar, çamura batıranlar, ileri deyip geri çekenler
Övüp arkandan sövenler, vatanı satan hainler
Cenneti krediyle ödeyenler, ders verip çile satanlar
Ezdirip bezdirmesin gönül
Unutma karşına seven de çıkar sevmeyen de
Seveni de sev, sevmeyeni de
Hakkını teslim etme herkese
Bileni de var bilmeyeni de
Çok iyi olsan enayi derler
Zulmeden zalim
Âlim olana çok bilmiş
Kâmil olanı seç daim
İlimden şaşma, bilgini parayla satma
Derdin varsa el-Fâtiha, söyle gitsin gönül
2005 Üsküp
Kayıt Tarihi : 8.8.2025 16:42:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!