Gönül Kardeşleri Şiiri - Mehmet Sait Kaya 3

Çiçeklerle hoş geçin
Balı incitme gönül
Bir küçük meyve için
Dalı incitme gönül
Konuşmak bize mahsus
Olsa da bir güzel süs
Ya hayır be Yakup sus
Biraz sabırlı kardeşim.
Hayat biraz zordur
Felek yazmış vesile aşkı
Hayat biraz normal portakal dibindeyiz
Sevgili yanımda kal sevdiğim
Ne düşünülürsen acıyla olur
İnsanlık ömrü iyisi toz duman olacak
Adınla kötülük kapısına nazarlar çarpacak
Cehennemin korkulu iletinde olur kötü an sonsuz ateş.
Ne kadar yaşarsan yaşa
Bir gün öleceğiz hayata can bedenden ayrılır
İnsan ömrü toz duman olur
Topraklara
Gömülecek güzel yüreğiz.
Kemler iyi göremez
Gamlanma gönül gamlanma
Bin ton borç ödemez
Gamlanma gönül gamlanma.
Koyun meler kuzu meler
Sular dökülmesi dolar
Ağlayanlar bir gün güller
Gamlanma gönül gamlanma.
Yiğit yiğidin yoldaşı
At yiğidin öz kardeşi
Sağlık her şeyin başı
Gamlanma gönül gamlanma.
Naçar karaca oğlan naçar
Pençe urup göğsün açar
Kara gündür gelir geçer
Gamlanma gönül gamlanma.
Biliyorum kolay değil yaşamak
Gönül verip türkü söylemek yar üstüne
Yıldız ışığında dolaşıp geceleri
Gündüzleri gün ışığında ısınmak
Şöyle bir fırsat bulup yarım gün
Yan gelebilmek çamlı tepesine
Bin türlü mavi akar Dicle nehri.
Nasılsın
Yolunda mı her şey dikkat ediyorsun değil
Mi kendine
Kalın giyin havalar soğuk sabah erken
Kalkacaksın hadi uyu artık geç kalma
Koşma düşme seni sevdiğimi unutma boş
Ver üzülmene bile değmez hadi gel seveyim.
Ne zaman eşini kaybeden bir melek
Hüzünlense matem siyahı giyer gökyüzü ve
Sırılsıklam ıslanır kent
Aşağılık yobaz sadizmin doruklarına ulaşan
Bir bulutun terlemesiyle yeniden yeşerir bitki
Örtüsü.
Kıyamet değil içimden o kopuyor
Yalnızca
Şimdi yoksun diye krallıktan alıp soytarı
Yapacak değilim seni soytarılar
Gülümserken en çok kralına küfrederler seni
Hala gülümseyerek anıyorum sevgili
Kralsın.
Yıldızların dertli ellerindeki aşk
Semanın karanlığında solan çiçeğin
Susuz kalmış hayatın belasına
Yenik düşer seviyenin her zerresinde.
Hasretim sana
Yeni doğan bebeğin
Süte duyduğu hasret gibi
Gecenin beklediği ışık gibi
Kuzgun gibi
Bir damla suya muhtaç
Serçe gibi
Sevgiye muhtaç.
Yetim gibi
Gurbette kalıp
Mektup bekler gibi
Göremediğim
Babam gibi
Hasretim sana
Ve ben hasretim sana
Kan gibi
Can gibi
Nefes gibi
Dokunuşa
Bakışına
Velhasıl zordur yaşaması
Aşkın sıra dışı bir günü olacak hasretim sana.