Gel seninle yeni bir Beirut yazalım. Çök şu tahta iskemleye, koy iki çay.
Bu sefer o kadar da çamurda değildin. Güneşin balçıkla sıvanmayacağını biliyordun. Yine de balçık içinde yüzmeye bayılıyordun. Yüzmenin her stilini yüzdü ruhun. Serbest, sırt, kurbağa ve kelebek. Bazısı yolcu, bazısı hancıydı yüzmelerinin. Bir daha görülmediler. Kalanlar da, gidenler de.
Daha finale gelmedin, gel iki çay daha.
Keşke bu şarkıyı gönlüne okuyabilseydin. Hem o sevinirdi geç kalmamış bir zamanda, hem de şarkı o kadar da acıtmazdı. Dertlerin en gücünde bile bitmedi vedaların. Bir zamanlar bir heyben vardı, onu da yırttın. Doğrandın. Ayıklandın. Pişirildin. Taşırıldın. Ve artık hazırsın.
Artık geldin. Gel son iki çayla kutlayalım bu zaferi.
Geçmişi de geleceği de sana sadece şarkılar yaşattırdı. Sonra modaları geçti. Bazısı unutuldu, bazısı unutulmadı. Bazıları gönül gibi en zor zamanda çıktı. Elinden tuttu, kaldırdı, başın döndü. O melek yolun başında seni bekliyordu. Gölgesi yetmişti görmeye. Ama kör olup kaybetmiştin. Zaten bir şeyi ikinciye kaybediyorsan senin değildi. Işte o zaman dinlemeyi bırakmalıydık bu şarkıyı seninle.
Sessizliğin içinde sonsuz bir ritim ve en huzurlu zamanında çalan o şarkı. Kalbindeki o sızı ya da o heyecan. Hayat gibi bitmeyen bir şarkı daha dinledin. Bundan sonrası ruhuna sağlık olsun.
Kapat defteri. Kalk gidelim, o yeni Beirut'u izleyelim seninle. Zamanı çoktan geldi.
Bay MelunKayıt Tarihi : 11.11.2025 23:50:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!