Her akşam karanlık belli saatte
Kızıl ufuklara güneş gömülür.
Dumanlanmış gözler varsa surette
Yüreğe sönmeyen ateş gömülür...
Kahraman da ölür gücü olsa da
Kral da ölür tahtı tacı olsa da
Ölüm hakikattir acı olsa da
Ana baba yar ve kardeş gömülür...
Ömür geçer, yıllar döner yaprağa
Hepimiz gideriz o son durağa
Barış ekmek varken kara toprağa
Düşmanlık gömülür savaş gömülür...
Malum, meçhul durak gittikçe uzar
Yalan dünya bizim olsa ne yazar
İğreti yer iki metrelik mezar
Bir bez gömülür bir de taş gömülür...
Ölümse dünyayı ani terkediş
Gerisi rivayet gerisi gerisi deyiş
Giden geri gelmez boşa bekleyiş
Gölge gölge yavaş yavaş gömülür...
Ölüm erken cana hiç doyulmuyor
Ne hikmetse kalan gün sayılmıyor
O şerbeti içen hiç ayılmıyor
Toprağın bağrına sarhoş gömülür...
Kimisi üzülür, kimisi üzer
Kimisi derdinden, canından bezer
Sanırlar sadece diriler gezer
Sanırlar sadece ölmüş gömülür...
Kayıt Tarihi : 4.9.2008 22:29:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!