Bura han duvarları geçidi. Dağların arasına serpilmiş altın başaklar Oval oval kümbetler Üstünde hangi uyğarlığın mühürü var Hitit başağı, Selçuklu Kartalı, Bizans çanı mı ? Timur’un filleri ayak bastı mı bu yerlere?
Her mevsim gözü yaşlıdır bura bulutu Tarihin kan örtüsünü yıkar bura yağmuru Höyükler üstünde uçuyor kuşlar Gökyüzünde parça parça bulutlar Bulutlar çiziyor gözlerimize resimler Şekilden şekile sıçrıyor bulutlar Mandaya dönmüş bir bulut emziriyor höyükleri
Han duvarı hanları kaldı tarihi şiirde Han duvarlarına yazılmıştı “Maraşlı Şeyoğlu Satılmış Destanı” Saçlarımızı saklarken rüzgarın tırnaklarından Bulutla sulanmış güneşte durulanmış Yeşil yeşil otlar uzun uzun ağaçlar Sıralı sıralı arabalar yol iz oldular bize
Rüzgarı kovalarken otomobilimiz İçimde acı bir sevdanın ayrılık korkusu Dertlerimi kalemsiz deftersiz yazdırdım rüzgara Gökyüzünde yer yer baklava dilimi bulutlar İlden ile savururken bizi otomobilimiz Göze göründü yer yer koyun sürüleri Ankara’yı geçerken gözüme göründü Altın çerçeveli akşam güneşi
İstanbul’a yaklaşırken Ruhum girmişti zaman tüneline Fatih’in top sesleri duyuldu Osman gazi Köprüsü önlerinde
Kayıt Tarihi : 17.8.2025 23:31:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!