Gökyüzü gözyaşlarını nadasa bırakmış olmalı
yoksa kirpiklerinde gürlemeye ramak kalanları
ve gecenin koynuna girmeden önce biriken tüm bu yaşları
başak tarlasını andıran saçlarına dökmeden bırakmazdı.
Oysa o damlalar yere çakılmaktan başka şansı olmayan kağıttan bir uçak gibi
onun da unuttuğu oluyor mudur ezbere bildiklerini
kaçışıyor birbirinden her bir damla, tıpkı yeryüzündeki insanlar gibi
bir olmak pek zor değildi, ama aksi bir yöne gittiğinde de dönülmüyor geri.
Bilmem, güneş nasıl buna rağmen her sabah binbir umutla doğar
haydi doğdu diyelim, ya şu uçurtmalar
kışın kilerde saklanıp, yazın bulutlara demir atar denir
ipleri birbirine dolanmış bu uçurtmalar aşık değil de nedir?
Kayıt Tarihi : 7.1.2017 00:37:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!