Ve sen bana en içten günlerimde
Bir sevişme vaadi verdiğin ıssız kumsallarda
Kumsalların ayışığıyla yıkanıp
Güneşe hazırlandığı saatlerde
Bir martı uçarken üzerimizde
Gülüşün avuçlamış yüzümü
Bir ay doğdu pencereme;
Bir sarı bilye parmaklarımla tuttum,
Aldım yatağımın başucuna koydum,
Ona bir masal okudum;
Islak yanaklarında billur gözyaşları olan
Ve çıkınında iki dilim ekmek,
Nice oldu ki dedim
Ben şairim
Nasıl anlatır bir yürek
O aşka namelerini
Parmaklarımda yanan ateş
Gece sanki karanlık değildi
Değildi ki aydınlık yumuşatıyordu
Hiç bitmeyen çığlıklarımı
Sessizdiler ama dilsiz,
Bir yabancı name karışmıştı
İçimde her biri başka telden çalan
Gözleri mavi,
Hele islaninca; deniz,
Sanki baliklar nakis islercesine,
Sicrayiverecek gibi.
Gözleri Mavi,
Nazenime
Sıcaktı gökyüzü, soğuk toprak
Mevsimler karışık aklım kadar
Güneş batıdan mı doğar
Yoksa sıcağı mıdır doğunun
Bir dakikalığına yağsa yağmur,
Üç günlük ömrüm olsa,
Kırk yıl hatrı olsa da bir kahvenin
Bütün Ömrüm seninle olsun
Sayamasam da yıldızları gökte
Öyle deniz bakiyor ki gözlerin
Ufku oldu düslerimin
Beyaz kanatli bir yelkenle
Adeta uçuyorum
Öyle deniz kokuyor ki gözlerin
Sevmek, bir günah dolusu,
Bir kucak dolusu özlemek
Bir yalınkılıç kahramanlık
Bir sen ve benden ibaret.
Gülmek, bir ağız dolusu,
Dudaklarım tenine
Göğsün göğsüme,
avuçlarım parmaklarına
Ellerin ellerime açsa
Suç özlemekte




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!