Bir mezar kazılsın aşk denen muhanete
Ruhuna Fatiha; okuyalım gitsin
Gözü doymadı yalana,dolana,ihanete
Üstüne kırmızı toprak; saçalım gitsin
Aşık laftan anlamaz; hayali var düşü var
Bugün bayram sana tatlı getirsem
Kara toprakta bilmem ne yersin Baba
Mezarını açıpta içine mi girsem
Benimle uyumayı seversin Baba
Orda ahval nedir anlatsan biraz
Özrü kabahatinden büyük sevdanın
Kurusu bozulmuş, yaşı bozulmuş
Kahrı çekilmez oldu yalan dünyanın
Kuyruğu bozulmuş başı bozulmuş
Telleri geriden çalar fakir sazının
Besteci Gokhan Keles kardesime tesekkur ederim 😉
Celil efendi;hele bir dur da nefes al
Ne zaman of deyip oturacaksın
Hep sen gitme Mustafa'yı da sal
Rüzgarınla güneşi kurutacaksın
Yimi altı Kadım; sisli bir günde
Ahşap evde açılmış Deniz gözlerin
Yağmurlu bir gündü Kabadüz'de
Bulut olup süzülmüş Deniz gözlerin
Vuslatta gerçeğim,hayalde rüyamdın
Vakit geldi; yeter artık bekar kalma
Bir hanım bul; sana karı olsun emmoğlu
Gidipte kendin gibi; bir ımırsığı bulma
Ecicik gözlerinde feri olsun emmoğlu
Şöyle bir elden geçirsin sıllığı, samanlığı
Üslubu bozuksa nasihat verenin
Sana ışık olmaz dinleme gardaş
Sözüne kulak ver vuslata erenin
Sana kızsa da söylenme gardaş
Huzurda Tekbir aldığın eline dikkat et
Bile bile yakmadık mı bu ateşi
Altına bir odun; atmadan gitti
Sile sile parlatmıştık güneşi
Işığında birlikte; yanmadan gitti
Bin mana yüklüydü her nefesinde
Bir gün aklına gelir de beni ararsan
Acırsın çektiğim halları görsen
Bir kahve içipte fincan kapatsan
Anlarsın çıktığım falları görsen
Nasıl inandım sana; bilmem ki niye
Gözlerin bir şehri yıkmaya davet iken
Büyüyü bozarak günah işledim ben
Başörtün Kur-an'da bir ayet iken
Saçına şiir yazarak günah işledim ben
Topladım ne varsa; evden tası tarağı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!