Bir kar tanesi yumuşaklığında yaşayarak hayatı,
Dokunmak varken toprak kadar kıymetli yüreklere,
Ne diye dolu gibi kırıp geçeriz.
Ne diye yıldırımlar gibi esip gürleriz.
Düşen kar tanesinin toprakta eridiği gibi,
Biz de düşmeyecek miyiz toprağa o kar misali.
Sabrımızın gölgesinde nasiplenenler,
Hiddetimizin cürmünden bihaberler.
Menfaat uğruna yüzümüze gülenler,
Sular çekilince çırpınan balık gibiler...
Yüregindeki umut, topraktaki tuhum misali.
Topraktaki ehemmiyet, inançtaki sabir gibi
Ìnanç topragin, umut ise tohumun dengi
Gönlünü ferah tut ki sen de gör o günesi...
Örtünmeyi, sırf saçlarını kapatmaktan ibaret zannedenler,
Oysa ki ne büyük bir yanılgı ve gaflet içerisindeler...
Nasıl ki yazılan her cümlenin sonu nokta ile bittiği gibi,
Yapılan her işin sonu ''Ölüm Var'' düşüncesiyle bitmeli.
Ömür bittiği vakit bir çöpünü dahi koyamazken cebimize,
Ne diye düşeriz altı üstü yalan olan dünya için birbirimize.
Paranın yahut makamın hiçbir değeri olmayacağı o yerde,
Bunca nimete karşı hangi yüzle ne sunacağız sermaye diye.
Benim dertlerim yetse de kendime,
Vazgeçmem derdini dertlenmekten.
Dokunabildiysen eğer yüreğime,
Çok utanırım seni sevmemekten
Ezan-ı Muhammedi eyle bizleri yarab,dinmeyelim.
Ay yıldızlı al bayrak eyle bizleri yarab, inmeyelim
Bu mübarek vatanın ve bu şerefli milletin uğruna
Şehitler ölmez, vatan bölünmez nidasıyla inleyelim.
Geçmeyen bir geçmişin nasirli bir günahı var sirtimda,
Benimle yürüyüp,benimle durur ardim sıra.
Bazen yüz, bazen aci bir söz oluverirken karsimda,
Ben ise her dem af isterim,affa layık olmasamda.
Yalnızlık adına onca söylenenlerin aksine
Hiç bir insan yalnız değildir bence.
Kiminin yanında, kiminin aklında,
Kiminin hayalinde, kimininse yüreğinde



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!