Zamane sözcükler birikir artık,
Viran olmuş evler boşaltılırken
Elden ele, gözden göze
Birer acıyla gider, çocuk gülümsemeler…
Toplanır, kap kacak ne varsa
Yitirilmiş anılar, buruk bakışlar
Yöresel eşyalar…
Söylemesi ne kolay; bırakıp gitmenin
Doğup büyüdüğün, yurdum dediğin toprakları,
Baba ocağını,
Bilye oynadığın, koşuştuğun çayırları…
Söylemesi ne kolay;
Yakılan evleri,
Kaybolan bedenleri…
Şahidi olsun tüm ağıtlar;
Baraka önlerinde yüklükler,
Ağlaşan yaşlı kadınlar
Gözlerinin feri kaçmış adamlar…
Daha nice yokluk,
Nice hayal kırıklığı…
Terkedip gitmektir göç;
bilinmez mevsimlere…
şehirlere sürülmek,
yokluklara itilmek,
yalın ayaklarla, cadde boylarında,
ayakkabı boyacılığı yapmaktır…
suskun ve asi renkte,
köprü altlarında, ellerinde torba
şişik yüzlerinin kirli yanlarında
Kürtçe harflerle ağlaşırlar…
Uzagından gelmişler
Bu körolası, yıkılası kentlere…
Yangınlardan kaçarken,
Yokluklarla kavrulmuşlar…
Her birinin aynı hikayesi;
Geniş avlulu evlerden sürgün edilip,
Yokoluşun caddelerine sürüklenmişler
Birer göç mağduruydular
Yalın ayak ve sakallıydılar
Türkçe fakiri dillerinde,
Köylerini özleyerek öldüler…
Söylemesi ne kolay; hiç olmayan umutları
Apansız ve ani ölümlerle
Ardı kesilmeyen suçlarla
Sevdadan mahrum yürekleri…
Söylemesi ne kolay…
Yaralı bir ağıttır göç,
Sırtından vurulmuş serçe;
Hiç acımadan haince…
Kayıt Tarihi : 29.4.2009 01:28:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
29.04.2008 Çorlu

kutlarım seni ,kocaman yürekli genç.
TÜM YORUMLAR (2)