Gelip görecekmiş,
vakti olunca…
Arayıp sormaz ama,
mezarım başında
iki damla yaşla
temize çekecekmiş vicdanını.
Bu can
bu bedenden çıkınca,
kalmayacak cevap verecek bir ses,
ne göz kalacak bakacak,
ne el tutacak.
Ben buradaydım…
Kalabalıkların içinde yalnız,
dilsiz çığlıklar içinde sağır.
Bir “nasılsın?” eksikti
bir de “ben buradayım” diyen.
Ama vakit yoktu ya,
hep bir iş,
hep bir telaş,
hep bir “sonra uğrarım”…
Geç geldin dostum,
ben çoktan gittim.
Toprağa değil,
içime gömdüm her şeyi.
Beni sorar ise
sakın söyleme.
Mezar yerim
kalsın
gizlice.
Bir taş olmasın başımda,
bir isim okunmasın rüzgârda.
Kuşlar ötsün sadece
unutanların üstünde.
Yaşarken sormadıysa,
öldükten sonra neye yarar hatırı,
Gecikmiş her vefa,
bir damla gözyaşında boğulsun.
Yaşar iken sorarsa bile,
“Yaşamadı,” de.
“Öldü gitti…”
Desin ki biri birine:
“Vardı da sustuk,
duymazdan geldik,
geç kaldık.”
Varsın geç kalsın,
benim zamanım çoktan bitti.
O şimdi
bir ismi unutulmuş mevsim
bir selamı yutulmuş şiir
bir kapısı hiç çalınmamış evim.
Sakın söyleme…
Sadece geçip gitsin.
Kayıt Tarihi : 15.11.2025 13:28:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!