Uykusuz minarelerde ezanlar titriyor,
Secdede terleyen taş, hâlâ seni anıyor.
Bir çağın alnında mühür gibi suskunluk,
Gözleri bağlı bir ümmet, rüyada yürüyor.
Mihrabın gölgesinde eski bir sızı var,
Dillerde dualar, ama gönülde zar.
Kervan yola çıkmış, yükü unutuşlardan,
Her adımda kan, her niyazda bir karanlık var.
Ey kalbi uykuda kalan ümmetim,
Hicret rüzgârı bile usandı sizden.
Bir damla gözyaşına hasret Kudüs,
Bir secdeye hasret Mus’ab yeniden.
Yıkık sokaklarda çocuklar suskun,
Gazze'de toprağa düşen her taş tanıdık.
Kurşunla örülmüş duvarlar dualarla delinir,
Ve Filistin, sabrın adıdır, kanla yazılmış.
Kudüs’ün alnında kanlı bir sabah var,
Ninniler fısıldar ölü bebek mezarına.
Ağlayan anneler taşır ümmetin yükünü,
Ve hâlâ susuyorsan, yankı neye varsın?
Yetimlerin gözyaşı nereye aksın?
Zeytin dalı kurudu, utancımızdan.
Bir sancak düştü düşlerin ortasına,
Gazze'de yankılandı ümmetin suskunluğu.
Uyan ey kalbi mühürlü karanlıklar,
Diriliş, unutulan o son ayettedir.
Zaman “kalk!” derken, kimdir hâlâ susan?
Ashabın yolunda kim yürür arı duru?
Ahmet Nejat Alperen
Kayıt Tarihi : 26.7.2025 13:31:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!