Gezem dedim, gezemedim dünyayi,
Göremedim ne hanyayı, ne de Konya'yı,
Ama harika buldum, vefasız Almanya'yı,
Sevdiklerimiz kaldı Almanya'da.
Bulutlarla yan yana idik yol boyunca,
Çalışkan ve cefakar olur, Anadolu kadını,
Diliyle asla söylemez, kocasının adxını,
Dondurmanın, Çikolatanın bilmez tadını,
Güzelleşmek için de zorlamaz kendini.
İnek sütüne alışmıştır, keçi beslemez,
Bazı İnsan kuru derede boğulur,
Ölü kargalar oyar gözünü,
Bazısı da engin denizlere,
Hırçın akan çaylara,
Bent yapar, gem vurur,
Emrine amade eder,
Dinleyin ağalar,
Size bir şeyler söyleyeyim,
Bakın;
Gözler kalbin aynasıdır,
Yalan söylemez,
ve
Bir Ergenekon'dur almış gidiyor,
Eşek Deveyi takmış peşine yediyor,
Dünya alem bizi hayretle izliyor,
Anlayan varsa bize de anlatsın.
Adam ister iş, çocuk ister aş,
Pir'in 'İncinsen de incitme' sözü ile,
Bağlandı ellerimiz ince 'Mu' ile,
Kirlenen bedenimi, ellerimi bile,
Yıkayın her yanımı sıcak 'Su' ile.
Pir'imizi dinlerdik huşu ile,
Sen dedin, Ben dedimden çıkmaz sonuç,
Böyle bir ortamda durma, hemen kaç,
Arkası boştur, sakın buna özenme hiç,
Konuşulanlara bakma, en iyisidir kerpiç.
Kerpiç kerpiç üstüne, kuruldu binalar,
Cennet Dersim dört dağ içidir.
Dersim'i sevmek, yürek işidir,
O'na düşman olan kötü kişidir,
Gel de sevme,
Dersim eskiden Elaziz'e bağlıydı,
Ulu Tanrım, sana Türkiye'den haberlerim var,
Ecevit'i Başbakan yaptık, endişelerim var,
Ecevit, o eski Ecevit değil, artık bir ihtiyar,
Oldum olasiya kibar, üstelik hep lütufkâr,
Tertemiz, dirayetli, insaniyetli ve kibirsizdir,
Evladı Resulüz, neslimiz gelir İmam Ali'den,
'La fetta ille Zülfükar' ın sahibi. O Veli'den,
İkrarımız devam eder, ta Kalü Bela'dan,
Yolumuz, süreğimiz kalmadı, nasıl evladız?
Övünürüz; İkrarımız-İmanımız daimdir,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!