Bir garip muallim
Yıl bin dokuz yüz on dokuz,
Bir vapur ayrıldı İstanbul’dan.
Çok şey bekleniyordu,
Mavi gözlü vatan evladından.
Samsun’da başladı bu destan,
Yurdun dört yanı olsa da düşman
Vazgeçilir mi hiç vatandan
Bir gemi kalktı İstanbul’dan
Ağır ağır ayrıldı limandan.
Gün, on dokuzuydu mayısın
Sürpriz olmuşum doğduğumda
Artı bir kromozom farkla
Down Sendromu derler buna
Sakın bir hastalık sanma
Tarih: 23 Nisan 1920
Açıldı milletin meclisi
Söz hakkını kullanacaktı
Artık halkın ta kendisi
Yurdun dört bir yanından
Elinde tebeşir kara tahta başında
Atatürk'ü gördüm bir fotoğrafta
Öğretmenim anlattı bana
24 Kasım’da Başöğretmen olmuş ulusa.
Okumakla aydınlanırmış insan,
Yirmi dokuz harf peş peşe,
Dizilmişler alfabeye.
Bir şarkı tutturmuşlar,
Başlamışlar A,B, C.
Sesli söylemiş sekizi,
Dizlerine yaslayınca başımı
Başımın altında pamuklar
Okşar annem saçlarımı
Sihirlidir bu dokunuşlar
Ne zaman sarılsam ona
Senin için toplasam yıldızları
En güzel çiçekleri dersem
Uyumadan önce bu defa
Ninnileri ben söylesem
Anlatsam eski masalları
10 Kasım’da yas tutuyorlar,
Üzüntü bize yakışır mı Ata’m?
Sana öldü diyorlar,
Fikirler hiç ölür mü Ata’m?
Kullandığım harflerimde,
Öğretmenim dedi ki;
Biz çok severmişiz misafiri.
Kim gelirse evimize,
Önüne serermişiz elimizdekini.
İstedim ki sınıfımıza,
Bilgi, eğitim yuvamıza,



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!