1-Eğer kavuşmanın yolu gamzen uğruna can vermekse
bakışının bir oku,o saltanatın yıkılmasına sebeb olur
aşıkı öldürmeye gözlerin naz eylermiş
gamzen varken gözlerine ne hacet
dudaklarının hayali cana gizli bir can katmakla,
kutsal ruhlarla sohbete sebeb olur
Biz hüznü avuçlarımızda büyütmüştük
sevgi ve sevgilinin gözlerinde ki ışıltıdan uzak
üşüyorduk bir kış zemherisinde
ve üşütmüyorduk onu
hüznü umutla büyüttük
baharlara gül olsun diye
Günler zakkum yaprakları gibi
Birer birer dökülürken ayaklarımın dibine
Ben her gece karanlığa dikip gözlerimi
İcimde giderek buyuyen ucurumlar var
giderek derinlesen batakliklar...
Disimda ise durmaksizin akan bir camur seli...
uzerime cevrili namlular,beynimde kosusturan sakincali dusunceler
ve her an infaza hazir idam mangallari....
Her sey ama her sey zan altinda..
İcimde giderek buyuyen ucurumlar var
giderek derinlesen batakliklar...
Disimda ise durmaksizin akan bir camur seli...
uzerime cevrili namlular,beynimde kosusturan sakincali dusunceler
ve her an infaza hazir idam mangallari....
Her sey ama her sey zan altinda..
6-gözümde yaş değil yağmurudur hasretin
tenimdeki can değil yolcusudur hasretin
ahımın zehiriyle acılaşan gözyaşlarımdan
gönül mülküm vaveylasıdır hasretin
ne acaib alem olur muhabbet alemi bazan
her zaman bahar bahçesinin süsüdür hasretin
Gideceksin ağlamaklı olacak her şey
Ağlamaklı olacak gökyüzü
Ve ağlamaklı olacak yureğim
Ana ben gurbet ellere dutsum duseli hergun huzunlere burundum
Merhamet dolu bakislarindan mahrum,herkesten uzak koselerde buzuldum
Ana ben gurbet ellere dutsum duseli ben gibi saclarima aklar dustu…
Gencligimin baharina sonbahar huznu coktu,yaslandim ana…
Ana yanima koydugun gunahsiz merhamet dolu bakislarin,aglamakli sesin adimlarima guc oluyor…
Sevdami bilincle biliyorum ana!
Ey mevlam! Arzum büyük, amelim ise kötüdür; affından bana, arzumun miktarıca ihsan eyle ve beni kötü amelimden dolayı hesaba çekme; çünkü senin keremin günahkârları cezalandırmaktan daha üstündür. Hilim ve sabrın hata işleyenleri cezalandırmaktan daha büyüktür. Ey mevlam; ben senin büyüklüğüne sığınmaktayım. Gazabından lütfüne koşmaktayım. Affın hususunda iyi kanaate sahip olan hakkında, affın muhakkaktır; Ey Rabbim, ben kimim ki benden intikam alasın? Değerim nedir ki? Büyüklüğünle günahımı affet ve affınla bana lütufta bulun. Ey Rabbim, kötü amelime, perde çek (ört) . Zatının yüceliği hürmetine, beni kınamaktan vazgeç.
Eğer bugün senden başkası günahımı bilseydi, o günahı işlemezdim. Eğer günahımdan dolayı hemen azaba uğrayacağımdan korksaydım, o günahtan kaçınırdım. Bu ise senin değersiz ve önemsiz olduğun anlamına gelemez; haşa. Bu tutumum senin kusurları örtenlerin en hayırlısı, hüküm verenlerin en iyisi ve kerem sahiplerinin en üstünü olduğundandır. İnsanların kusurlarını örtensin, günahları affedensin ve mutlak surette gaybı bilensin. İnsanların günahlarını kereminle örtersin ve hilminle cezalarını geciktirirsin. Her şeyi bilmene rağmen hilimli olduğun ve her şeye kadir olduğun halde affettiğin için hamt olsun sana. Hilmin, sana karşı gelmeye beni cür’etlendiriyor; kusurlarımı örtmen, benim hayamın az olmasına sebep oluyor; affının büyüklüğüne ve rahmetinin genişliğine olan marifetim, beni günah işlemeğe cüretkâr ediyor.
Ey Halim, ey Kerim, ey diri olan, ey yaratıkları var edip koruyan, ey günahları affeden, ey tevbeleri kabul eden, ey bahşişi büyük ve ey ihsanı sürekli olan! Güzelce kusurları örtmen hani? Büyük affın nerede? Hemen kazanılabilen kurtuluşun hani? Acil yardımın ve geniş rahmetin hani? Değerli bahşişlerin, güzel bağışların sonsuz lütufların büyük kerem ve nimetlerin, kadim ve ezeli ihsanın nerededir? Ey Kerim, keremin nerededir? Keremin hürmetine, Muhammed ve Muhammed'in Ehl-i Beyt’inin hürmetine, beni kurtuluşa erdir. Rahmetinin hürmetine, beni kurtar. Ey her işi iyi ve güzel olan Allah, ey nimet veren ve ey lütuf sahibi! Ben, azabından kurutulmak için amellerime değil, senin bize olan lütuf ve ihsanına güveniyorum. Çünkü, sensin korkulmaya layık olan ve sensin affetmeğe layık olan. Önce nimetler vererek kulların hakkında ihsanda bulunursun, sonra kereminle günahlarını affedersin. Bilmiyorum hangisinin şükrünü yerine getireyim: Bana verdiğin güzel nimetlerin mi? Üzerine perde çektiğin (örttüğün) kötü yönlerimin mi? Zor imtihanları bana kolaylaştırıp onların çoğundan beni selametle kurtarmanın mı?
Güneş geceyi karsilamaya giderken,
Ve sokak,son yolcunun ayak seslerinden arinirken,
Ben bir dünya dert ve gam yüküyle gidiyorum…
Ve seni tüm tatli hatiralarla şehrin sokaklari arasinda yanliz birakiyorum…
Sakin aglama mor menekşem!
Aşıkların gönlündeki ayrılık duvarini yıkmak için
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!