Babam düştün aklıma bir sabah yeli ile,
Sıkı giyin, üşütme derdin o duygulu sesinle.
Anlamazdım o zaman sesindeki sevgiyi,
Zannederdim sözlerin dudak tiryakiliği.
Okul dönüşü geciksem hep yola düşendin sen,
Yolun yarısı bitti en baştayım sanırım,
Ömrün hazanı geldi bahar bitmez sanırım,
Gülüm solmaya durdu al tomurcuk sanırım,
Saçıma karlar yağdı sarı sırma sanırım.
Yolun en başındayken hiç sonu yok sanırdım,
Mavi bir deniz misali gözlerin,
Daldım çıkamıyorum enginlerinden.
Kırmızı bir ateş senin yüreğin,
Yandım kül oldum sıcak sevginden.
Bir yıldız olmak isterdim
Parlak, herkese yakın fakat
Bir o kadar da uzak...
Bir bulut olmak isterdim
Gri renkli ve gölgeli gövdesinde
Hayatın zehrini akıtıyor kalem bugün kağıda,
Akıyor acımadan önümdeki sayfalar yığınına,
Hepsini sağıyorum yüreğime acıtarak damla damla,
Ağlamak istiyorum tüm bu yanlış anlaşılmalara,
Ama çare değil ağlamak, dövünmeler boşuna.
Çağıl çağıl çağlamak isterim,
En gizli derinlerinde kalbinin.
Usul usul demlenmek isterim,
Alev alev ateşinde gözlerinin.
El ele seninle dolaşmak isterim,
Sarı bir hüzün var bahçemde,
Dökülmüş yaprakların gölgesinde.
Dağılmış, parçalanmış tüm ümitler de,
Yapayalnızım bugün hüzün bahçemde.
Eski yeşil bahçemden yeller esiyor,
Yalnızım......
Kalabalıklar ortasında.
Mutsuzum......
Mutluluk deryasında.
Yaşlı ruhum......
Genç bedenimin aksine.
Sıra dışı sevdalardı yüreğimi acıtan
Puslu dehlizlerinde bazen kaybolan
Aşk kimi zaman umarsızca yaşanan
Zaten acı yenen bir meyveydi her zaman
Bir tren garındayım uzun süredir,
Yağmurlar, karlar yağdı üstüme bir bir.
Meçhule giden yolcuyum bilenler bilir,
Bir derbeder halim serseri değil,
Beklerim bu garda neyi kimbilir?
Görülemeyeni gören, hissedilemeyeni hissedip dizeleriyle bizlere aktaran şaireyi okunmaya değer bulduğumun bilinmesini isterim. Başarılarının daimi olmasını dilerim.
Salim Kanat