bir sokak lambasına asılmış sonbahar yağmurları
bir çocuk parkında
harlı ateşler gibi parlatarak çıplak karanlığını
kaçıra kaçıra
bütün mutluluk yeminlerimi
mutlak bir felaket taşıyor benim aydınlığıma
yağmurun rengiyim bugün ben, baştan aşağı simsiyah
salıncaklara asılmış
ihtiyar tembel kertenkele itiraflarım
anlamaya başlıyordum artık ben
içimde büyüyen şu gitmez şüpheyi
kaçmak olmuyordu
çıktığım her daldan inmek zorundaydım
yaşadığım bütün yağmurları
büyük bulutlar gibi tükürmeliydim
bütün sıcaklığımı bir arap çölüne gömeceğim
iştahlı ve oburca fışkıracak petrol gibi efkar
petrolün rengiyim bugün ben, baştan aşağı simsiyah
yağmurun arkasında bir yerde
yalnızlıktan bambaşka bir boyut kazanmış bir dünyam var
ağır çeşmeler gibi ters dönüyor bütün tahterevalliler
yeryüzüne bambaşka bir yıldızdan iner gibi yabancı
hem ufaldıkça ufalanan ağlarken, bir çocuk gibiyim
hiçbir dünya beni elimden tutup çekmiyor
ben hiçbir dünyanın elinden tutamıyorum
gecenin rengiyim bugün ben, baştan aşağı simsiyah
işte bir yağmur ki sabaha karşı
işte uyandırabiliyor, bir çocuk parkında bütün yeryüzünü
ağaçları bir kafesten dal yapıp, lambalar bir ölü ışığa tıkabiliyor
kaydıraklardan kim ki inebilir bundan sonra ümitsizliğin selinden başka
ve kim ki duyabilir çocukların şarkılarında benim hikayemden başka
ben süleymancıklarla sevdim, mehmetçiklerle savaştım
dünyanın bütün acılarını birden yaşadım
seni böyle görünce hele büsbütün perişan oldum
acının rengiyim bugün ben, baştan aşağı simsiyah
şimdi yalnızca geriye
eskimiş gözyaşlarımda buram buram tadın
gözlerimin önünden bir cenaze gibi geçen her anın
saat iki kendim bir dinamit gibi askıda
bir felaketin rengi oldum bugün ben, bir çocuk parkında
simsiyah
Kayıt Tarihi : 2.11.2025 10:14:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.



Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!