Sevgiler şarkılardan damlarken buz tutar oldu
Yalnızlıklardaki soğuk çığlıkların ortasında
Mutluluklar yüzlerden akıp gitti durmaksızın
Bedenlerdeki Cehennem yangınını dindirebilmek pahasına
Oysa cennet çiçeklerine konmuş birer kelebek
Şu günlerde kar yağıyor herşeyin üzerine
İnsanların, aşkların, acıların, tutkuların
Benim sana duyduğum aşk ne buz tutar
Ne de üzeri karla kaplansa da sıcaklığını kaybeder
Dört mevsim tüm güzellikleri tazeler seninle
Doğdum yıllar önce bir eylül sabahı
Hala gözümü açıp bakamadım dünya denen yalana
Yıllarla yarıştım kim daha çok uzağa gidecek diye
Işıksız yol aldım, yorgunluklar koydum küfeme
Oyunbozanlık bu hayatın doğasında
Gençlik baharında düşerken dalımdan
Arkadaşlığının rüzgarıyla aldım bunca yolu
Ya olmasaydın, ya kavuşsaydım bir an toprağa
Belki ezilecektim her adımda
Belkide sürüklenecektim köhne bir yalnızlığa
Evlat ne demektir bilir misiniz
Doğduğunda başlar hayat hikayen
Geçmişte yaşananlar bir anda yok olur
Varsa yoksa gelecek ve evladın
Senin ilk nefesinde yanında olmakla
Her yerim sızlıyor sevginden
Kalp ağrısız çalışmıyor bu düzen
Parmaklarımın uçları bile nasiplenmiş
Titrer gözlerim, ürperir tüylerim
Dilsiz kelimeler geçer beynimden
Sarsıntılar yola çıkmış taa en derinden
Ben kimim biliyormusunuz gerçekten
İyice bakın bana, hemen cevap vermeden
Bakın ve görün veda edip gitmeden
Ben kimim ki gerçekten
Sizin için bir arkadaşmıyım sadece
Ağır işçilik senin özlemini taşımak
Üşenmeden, bıkmadan ve sabırla
Üzerime de pek bir yakışıyor ki sorma
Alın teriyle yoğuruluyor bu sevda
Her nereye gitsem adındır peşimden gelen
Duydum, sağır oldum
Sustum, lal oldum
Gördüm, kör oldum
Sevdim, har oldum
Dondum, kar oldum
Azdım, çok oldum
sevmek için ne yaptım sence
kendini yerime koymadan düşündün bencilce
elim kolum bağlı olduğu halde
sevmeye çalıştım cansiparane
hakkı yenen yetim bir çocuğun gözyaşlarıyla
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!