Belirli bir güne ait istatistikleri incelemek için gün seçebilirsiniz
ŞİİR ADI
HİT
- 
3 
- 
2 
- 
5 
- 
12 
- 
4 
- 
6 
- 
1 
- 
2 
- 
3 
- 
16 
- 
2 
- 
1 
- 
2 
- 
41 
- 
9 
- 
2 
- 
1 
- 
15 
- 
3 
- 
19 
- 
1 
- 
63 
- 
1 
- 
5 
- 
3 
- 
3 
- 
1 
- 
8 
- 
3 
- 
2 
- 
1 
- 
6 
- 
3 
- 
1 
- 
2 
- 
4 
- 
2 
- 
1 
- 
19 
- 
2 
- 
3 
- 
4 
- 
1 
- 
1 
- 
9 
- 
1 
- 
30 
Aşk bu dünyanın ölçüleriyle açıklanamaz sevgili. O ilkel bir acıdır, yaban bir ağrıdır. Gelir  ve içimizdeki o çok eski bir şeye dokunur. Sonra bir perde açılır ve yolculuk başlar. Bu yolculukta artık para, tarifeler, beklentiler, randevular, taksitler, iş, anneler ve korkular yoktur. Aşkın kendi gerçekliği vardır sevgili. İnsan bir başka ışığa teslim olur...  
Aşkta yarın yoktur sevgili. Zaman ileri doğru değil, içeri, yüreklere, derinlere doğru işlemeye başlar, bilgeleşir. Hiç bilmediği sezgileriyle buluşur. Yükü çok ağırdır, kendiyle buluşmuştur. Hem dışındadır dünyanın, hem de ortasında.
Hindistan'da Ganj Nehri'nin kıyısında yakılan yoksul adamın hissettikleri de onunladır, yitirdikleri de... Newyork'ta, bir sokakta, o kartondan kulübesinde yaşayan kadının çıplak yalnızlığı da. Her şey onunladır, ona emanettir sanki, ama o, çıldırtıcı bir yalnızlık içindedir yine de...
Aşkın kültürlü olmakla, bilgili olmakla da ilgisi yoktur sevgili, kanımıza karışan ilkel acı, o yaban ağrıyla hiçbir kitabın yazmadığı hakikatlere daha yakınızdır, inan...
Kim demişti hatırlamıyorum, aşk varlığın değil, yokluğun acısıdır diye. Belki de bu yüzden ilk gençliğimde, o yoğun aşık olduğum yıllarda, gözüme uyku girmez, dudağımda bir ıslıkla bütün gece şehri, o karanlık, o hüzünlü sokakları dolaşır, insanları uykularından uyandırmak isterdim. Uyanıp, içimde derin bir sızıyla uyanan o derin sancının acısına ortak olsunlar diye...
Aşk çok eski bir şeydir sevgili. Onun içinden o çileli çocukluğumuz geçer. Sevdiğimiz insanların çocuklukları da... Oradan üvey anneler, eksik babalar, parasız yatılılar geçer. Ve sonra aşk bütün bunları alır, daha da eskilere gider, hep o ilkel acıya, o yaban ağrıya...
Devamını Oku
Aşkta yarın yoktur sevgili. Zaman ileri doğru değil, içeri, yüreklere, derinlere doğru işlemeye başlar, bilgeleşir. Hiç bilmediği sezgileriyle buluşur. Yükü çok ağırdır, kendiyle buluşmuştur. Hem dışındadır dünyanın, hem de ortasında.
Hindistan'da Ganj Nehri'nin kıyısında yakılan yoksul adamın hissettikleri de onunladır, yitirdikleri de... Newyork'ta, bir sokakta, o kartondan kulübesinde yaşayan kadının çıplak yalnızlığı da. Her şey onunladır, ona emanettir sanki, ama o, çıldırtıcı bir yalnızlık içindedir yine de...
Aşkın kültürlü olmakla, bilgili olmakla da ilgisi yoktur sevgili, kanımıza karışan ilkel acı, o yaban ağrıyla hiçbir kitabın yazmadığı hakikatlere daha yakınızdır, inan...
Kim demişti hatırlamıyorum, aşk varlığın değil, yokluğun acısıdır diye. Belki de bu yüzden ilk gençliğimde, o yoğun aşık olduğum yıllarda, gözüme uyku girmez, dudağımda bir ıslıkla bütün gece şehri, o karanlık, o hüzünlü sokakları dolaşır, insanları uykularından uyandırmak isterdim. Uyanıp, içimde derin bir sızıyla uyanan o derin sancının acısına ortak olsunlar diye...
Aşk çok eski bir şeydir sevgili. Onun içinden o çileli çocukluğumuz geçer. Sevdiğimiz insanların çocuklukları da... Oradan üvey anneler, eksik babalar, parasız yatılılar geçer. Ve sonra aşk bütün bunları alır, daha da eskilere gider, hep o ilkel acıya, o yaban ağrıya...
Hecenin Beş Şairi'nden biridir. Tıp Fakültesinde bir süre öğrenim gördükten sonra Kayseri, İstanbul ve Ankara'da uzun yıllar edebiyat öğretmenliği yaptı. Ünlü 'Han Duvarları' adlı şiirini Kayseri Lisesi'ne edebiyat öğretmenliği görevine gelirken yazdı. Ayrıca, Kayseri Lisesi Marşı'nın sözleri de onundur. 1946'dan 27 Mayıs 1960'a kadar Demokrat Parti İstanbul milletvekili seçildi. 27 Mayıs 1960 ihtilalinin ardından kısa bir süre Yassıada'da, daha sonra da Celâl Bayar ve diğer DP milletvekilleri i ...




- 
  
 
Bekir Sami Oğuztürk
 
 
- 
  
 
Mehmet Kemal
 
 
- 
  
 
Birgül Soyluer
 
 
Tüm YorumlarBüyük usta. Her şiiri bir başka güzel. ama Han Duvarları roman tadında bir şiir.
Faruk Nafiz Çamlıbel
https://m.youtube.com/watch?v=ofszc1p0o5I&feature=youtu.be
Ayşeye Dair.
Saklıyor içinde yüzen hayali
Ne zaman gözlerin yaşlansa, Ayşe!
Diyemem boynuna olsun vebali
Sevdiğin o güzel çobansa, Ayşe!
Gönlünü yorarak bütün bütüne
Benzedin sararmış yaban gülüne.
Güvenme sana ant içtiği güne,
Ya bütün sözleri yalansa, Ay ...