Biliriz,
ölmeyi
koşa koşa gideriz.
Hazırlanıp da gideriz,
Kravatımızı söküp dizimize,
Umuda düş,
Geçmişe iz,
Yanlışa düşmek gerek.
Düşüp de kalkmak gerek,
Kalkıp da koşmak gerek,
Koşup Rabbi bulmak gerek.
Biliyor musun dostum hayat o kadar kısadır ki,istediğin hedefe ulaşamazsın!
Ve insan çoğu zaman ahmaktır,kısır sevdalara tutulunca
o yürüyüş ki sadece bu çağı aşıp gidecektir,senle beraber,seninle!
İlginç
En başta, Yaşamak ilginç.
Özelikle şehrin tam da göbeğinde...
Sözlerimi saklamadan, sesimi duyurmadan bağıra bağıra yazacağım.
Bu kadar dip dibe yaşarken, milyonların bu sessizliği ilginç.
Birbirleri ile hiç konuşmayan insanların sürekli konuşarak video çektiği bir zamanda, tam da bunlardan hoşlanmayan bizlerin dünyaya gelmesinin bir anlamı olmalı, eğer yoksa evrenin göreceli zaman dilimlerinin tümünde en kötü dönemdeyiz demektir.
Bu yüzyıl, evrende yapayalnız kalmış bir kaç şairin sürgün yüzyılı, eziyetin bini bir para, üzülmekten nefesi içine kaçmış, ruhunu bedeninde bir çocuk gibi saklamaya çalışan, ince kalpli insanların keder yılları.
Düşündünüz mü?
(Zaten yapacağınız başka birşey yok.)
Kitap okumaktan başka, kendinize gösterdiğiniz saygıdan başka bir ışığınız kalmamış gördünüz mü?
İnsan kırk yaşına kadar hatalarını eksiksiz yapmalı.
Her defasında yaşanan kırılmalar ve kausların arasından sıyrılıp bazen de tükenmişcesine kendi omzuna sarılıp ağlamalı.
İnsan kırk yaşına kadar herşey olmalı.
Herşeyin akışını anlamalı.
Sinirlerine hâkim olmamalı.
Öfkesini, sevgisini, nefretini duyurmalı.
Filistin bir taraftan şehitler verirken diğer taraftan içinde zerre-i miskal iman nuru kalanlar için gönlündeki imanı hatırlatıyor.
Zalimi hatırlatıyor. Piyonları açığa çıkarıyor.
Bize sevdalandığımız bu dünyanın boş olduğunu ve cihadı hatırlatıyor.
Bize ölümü, acıyı ve merhameti hatırlatıyor.
Ey gözleri Akdenizin çiçeği gibi masmavi parlayan gazze.
Senin yalnızlığın bizim insanlığımız kadar biliyor musun?
Ey gökten yağan bombalarla ıslanan Filistin.
Bu yağan seni ondan ayıran ölüm yağmuru mu?
KUDÜS'ÜN göz yaşlarını görüyor musun ?
Bir mermi geçti kulağımın dibinden
Vızıltısına tutunup girmek istedi yalnızlık.
Öyle bir yalnızlık ki, kainatın içerisinde tek başına.
Bir zifiri karanlığın altında rüzgarsız ve efkarlı gecenin alnında kocaman bir mani yazar.
Aptal mısın der!
Aptall...
Batıyorum
Karanlığa...
Kuyuların bile korkup kaçtığı deryalarda batıyorum, kurtar beni.
Ne yüzme biliyorum,nede gülümseten kurtuluşları.
Karanlık bir gecede okyanusun ortasında balığın karnında hapisim.



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!