Yine gam kasavet sardı serimi,
Düşürür meyhane köşelerine.
Akıttı alnımdan yere terimi,
Düşürür meyhane köşelerine.
Her gün gözüm görür ellerim ermez,
Anladım gül yüzlüm bahtımız kara,
Geldim maydanoza bu gönül yara,
Bu garip gönlümü yakarsın nara,
Varasın tez elden sona Maydanoz.
Gelince mekâna yer açın bana,
Yine efkarlandı gönül kalesi,
Harelendi Güneş, battı batacak.
Avcıya av oldu aslan yelesi,
Süzüldü gözleri,yattı yatacak.
Kızılın tonları nakış semada,
Yine duman sardı Berit’in başı,
Yaylasına güzel gelmiyor mola?
Binboğa Dağı’nın can arkadaşı,
Sorup da gönlünü almıyor mola?
Elbistan ovası diyor ki benim,
Duyun Dostlarım
Gurbet elin kötü, soğuk yüzünü,
Anlatayım biraz duyun dostlarım.
Bir köşede garip kalan sözünü,
Duyunda hakkına uyun dostlarım.
Ninniler söylenir memleket beşik,
Çok görmeyin bana şu bağrım deşik,
Kravatlı olmuş locayla keşik,
Bağrıma hançeri vuran utansın.
Soyma düzeninin çebimde eli,
Bir güneş doğuyor gönülde ilim,
Dertlere dermandır kardeştir halim,
Ufuk açısından bakınca gülüm,
Ne güzel yoldasın Nurten bacısı.
Gönül hane hane kardeş kapısı,
Gözyaşı babamdan miras mı kaldı?
Neden gülmez yüzüm sebebi nedir?
Felek tuttuğumu elimden aldı,
Neden ağlar gözüm sebebi nedir?
Anne şefkatini bilmezse insan,
İncecikten bir beli var
Sarası gelir insanın.
Bal damlıyor bir dili var
Sorası gelir insanın.
Yumuşak saç ipek ele,
Tütüyor burnuma köyümün gizi,
Bülbülü ne hoş da,ağlıyor bir hoş.
Geçtikçe yılların hasreti izi,
Ovası ne hoş da,dağları bir hoş.
Çimenlerde koyun kuzu otlardı,
TEBRİKLER ÜSTADIM
Kör gözler, sağır kulaklar olduktan sonra, üstüne de yaltaçlığı ve yardakçılığı ekledikten sonra, kimler alim olmaz ki?
Değerli çalışmanızı kutlarım.
Güzel şiirinizi beğenerek okudum.Yüreğinize sağlık.