Kar yağan saçlarımı görüp
Kalın paltolara büzül de gel
İstasyonlardaki çaresizliğime
Tevbe-i nasuhla üzül de gel
Bir ilinti…
…olsa da adım seninle anılsa…
Baksana hep inilti…
Bir iki şey biliyorum ben de…
Heyelanlarına…
Alıştım !
Gökten bir kartal gibi beni, avını…
Her köşe başında parçalayışlarına…
On bin metreden sortilerine, çakılışlarına…
Şu perdeni
Tülünü indirseydin
De beni bir aşk vagonuna
Bindirseydin
Duvağının kaldırılmasını bekleyen bir bakir kız gibi tir tir titreyen, el değmemiş hislerim, bembeyaz yalnızlığım…
Düşünebiliyor musun nasıl paramparça olacağını o çocuğun, mahalle aralarınla dolaşan dondurma arabasının bir gün bile semtini ıskalamasını…
Ya da
G.tümde donum yok
Açlığım da hep sürecek
Ama
Beni açlık değil
Aşksızlık öldürecek
Öfkeli biri değilsem de
Sahillerim gelgitli
Rüzgarlarım savrulsa da
Ruhum sana kilitli
İster kapımı çal
İster çalmadan gir
Gel de benimle vakit geçir !
Baksana kan çanağı gözlerim…
Bu trende beraber gitmeyeceğiz
En iyisi mi ilk durakta in.
Seveceğin bir tren gelirse
Ona bin !
ve bir gün
maziyi çepeçevre sardığında mavi
sıcak, düşer toprağa
uzak, ümitli
Şiirleriniz, lütfen...