bir yakası kayalık
diğeri kiremitlere bezenmiş
bir vadi içinde
derin bir su çağlar
ve hey ey yar suluköy
..................duyuyormusun!
konağın önünde akşam ezanlarını getirir
ve karın açlığından zoraki eve giderdik,
üç-beş lokma gırtlağa düştümü açlığımızı bitirir
sokak arası saklambaçlarımıza koşarcasına giderdik
............gece eve ebe dönmemek tek derdimizdi!
velhasıl gecelerin dibi düşerdi ötekarşıdaki kaya uçlarına
bir enteresan seyirdi gençlik odasından efkarını çeke çeke
................köyümün ıslak kokan(çileyen yağmur) akşamlarını,
molla çamından sallandımı gençlik heveslerin
hep yokuş aşağı inerdi,kimi şalvarı gobağa dolanmış
kimi çam dalına eşarbı değmiş bi tuhaf duygulardı işte
hey goca gaya ve ey yar suluköy
..........................duyuyormusun! !
yani çok gömlek giydim seni düğmeleyerek
ve çok tarla gezdim gırınartlarında gölgelenerek
terledimse su içtim harman pınarına eğilerek
dedeçamlarında mola verip
karaçayıra salam verdim bir şarkıyla seni değinerek
ey yar suluköy
.................uyuyormusun!
Kayıt Tarihi : 16.5.2008 22:25:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)