Ey fikrime ters düşen Şiiri - Murat Ülkü

Ey fikrime ters düşen genç delikanlı,
Kaygının, korkunun, sefaletin,
Yoksulluğun, mutsuzluğun ülkesinde;
Kör bir umutsuzluk hüküm sürer.
​
​Yitirdiği meşruiyetini arayan bir diktatör,
Ahlaksız bir sübyancının iki dudağı arasında.
Sınırsız yetkili, her şeye sorumsuz;
Ağır bir gölge gibi çöktü üzerimize.
​
​"Gelir" diye uyardığın kara günleri,
İşte tam da şimdi şu an yaşıyoruz.
Karanlık sulara gömülmüş bir fısıltı gibi,
Sözünün bedelini ödediğin o zamanı.
​
​Özgürlük adınaydı dokuz yıllık bedel,
Verdiğin o koca yılların hatırası.
Uyarıların şimdi gerçek bir çığlık,
Yaşanan her günde yankılanır sesin.
​
​Ve şimdi anlıyoruz o kayıp meşruiyeti,
Umutların çürütüldüğü bu zeminde.
Sözün bedeli dokuz yıllık yokluk oldu,
Şimdi herkesin gözünde bir sözsüz yemin.
​
​Bak genç delikanlı, o kara günlerin gölgesi,
Artık her köşe başında birer gerçek oldu.
Sınırsızlığın gölgesinde sorumsuz bir iktidar,
Yoksulun ocağına sıçrattığı kör alev.
​
​Oysa sen bilirdin bu acının kökenini,
Sana inananları uyarmak senin görevindi.
Gözlerinde parlayan o hürriyet ateşi,
Şimdi kıvılcım bekleyen bir avuç kor oldu.
​
​Ne acı ki, senin bedelinle anladım bunu,
Sefaletin, korkunun bu acı reçetesini.
Ama umutsuzluk bile bir gün tükenir,
Ve o zaman değişir bu ülkenin kaderi.
​
​Şimdi senin bıraktığın o sessiz uyarı,
Her sokakta bir isyanın tohumu.
Kaygı ve korku birleşti, ama artık,
Bu karanlık, aydınlık bir uyanışın doğumu.
​
​Çünkü o sınırsız diktatör ve ahlaksız gölgesi,
Artık ülkenin her yerinde aşikar oldu.
Gözden düşmüş meşruiyetini arayan her eylem,
Halkın vicdanında bir yara daha açtı.
​
​Ne sefalet ne de bu kör umutsuzluk,
Ne de o dokuz yıllık bedel boşa gidemez.
Senin yaktığın o sönmeyen meşale,
Bu karanlık çağın sonunu müjdeler.
​
​Ey genç delikanlı, dünya görüşlerimiz, dünya gibi dar,
Aynı göğün altındayız ve ikimizde aynı çaresizlik var.
Ama bilirim ki özgürlük ateşi ikimizin içinde de yanar,
Sen zindanda, uyarıların özgür ve herkeslere yön olur.