Aynı sokaklarda yürüdük,
Beraber paylaştık acılarımızı.
Aynı yollar da volta attık
Elimizde tesbih aynı ortamlar da sallandık
Biz sevdiklerimize bile aynı sözleri söylerdik
İkimizde aynı sevdaları yaşadık
Aynı sokaklar da kavga ettik aşkımız uğruna
Ne bıçaklar yedik sırtımızdan acımadı bile.
Boşuna etmiştik kavgamızı, boşuna
Uğrunda kavga ettiğimiz şerefsiz
Canımızı bile çekinmeden verdiğimiz
Sevgili sanıp seni seviyorum dediğimiz
Lanet olası üç kuruşluk ciğeri olan
İhaneti bedel ödemeden, çekinmeden
Başını dik tutup yürüyen sevgililer uğrunaydı kavgalarımız.
Olsun dostum biz arkadaştık, kankardeştik,
Biz arkadaştık unutulmaz dostluğumuz vardı
Biz meteliğe kurşun atardık
Ama kimsenin parasın da gözümüz yoktu
Nereye gitsek başımız dik yürürdük
Başımız dik yürümeye bile utanırdık aslında
Şerefsizce, kalleşçe sırtımızdan vuranlar da
Başı dik yürüyordu çünkü.
Arkadaş, sen bakma onlara
Onlar lüks arabalarla hava atarlar
Ortamların da yalakalarına kendilerini yüceltirler
Oysa, onların lüks dedikleri
Mezara bile götüremeyecekleri zenginliklerdi.
Ey arkadaş bilirsin en lüks ve en yücesi
Bizimkiydi, Delikanlılığımızdı.
Biz silahsız, bıçaksız voltamızı atalım.
Kalleşçe sırtımızdan vuran olursa
Bilki lüksler içinde yaşayanlar
Delikanlılığımızı kıskanmıştır
Bilki dostluğumuzu kıskanmıştır.
Ve arkadaş kıskananlara kurban gidiyorum.
Giderken yanımda çocukluğumuzdan kalan
Arkadaşlık, dostluk, kimsenin erişemeyeceği,
O sadece senin bileğinden ve benim bileğimden akan
Kanımızı götürüyorum, ben gidiyorum.
Delikanlılık uğruna...
Kayıt Tarihi : 8.8.2004 02:40:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!