Mekâna yüklediğim zamanın ağır yükü,
Ufkun kızıllığında, ruhuma bahar olur…
Zoru kolay eylerken söylediğim son türkü,
İçimdeki ateşle gözümde buhar olur…
Mavi gökten, denizden… Sıyrılırken ân be ân,
Usul usul devrilir bahar yeliyle hazan…
Zâhidlerin yolundan sen de bu düşe uzan!
İdrâk edip gördüğün, çözülmez sihir olur…
Mihribânın gölgesi saçımdaki aklardan,
Uykusuz bakış gibi, okşarken, yanaklardan,
Zencefil kokan bir el, bu susan dudaklardan,
İsmi gibi zafere aktığım nehir olur…
Meleklerden şahâdet umar gibi çınarlar,
Ûkbâda bekleşirken hayallerim kanarlar…
Zirâ kara geceler, can dalıma konarlar,
İşittiğim uğultu şimdi bu şehir olur…
Mânâ için Bayâtî davranır pusatına,
Umudun renkleriyle çıkar gönül katına…
Zeberced bakışların kopardığı fırtına,
İçin için evvelden bildiğim âhir olur…
Kayıt Tarihi : 25.5.2006 10:44:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Tebrikler.
Uykusuz bakış gibi, okşarken, yanaklardan,
Zencefil kokan bir el, bu susan dudaklardan,
İsmi gibi zafere aktığım nehir olur…
Güzel bir çalışma olmuş. Tebrikler.
TÜM YORUMLAR (2)