[Kadın – Gözlerinde yılların bilgeliği, sesi yumuşak ama net:]
biliyor musun,
artık seni değiştirmek istemiyorum
çünkü seni değiştirmeye çalışırken
kendimi ne kadar eksilttiğimi fark ettim
ben seni olduğun gibi sevmeyi geç öğrendim
ama öğrendim
gözlerinin ucunda biriken yorgunluğu
ellerinin köşesine sinmiş mahcubiyeti
ve en çok da
sessizce affetme huyunu…
o yıllar var ya
birbirimize öfkelendiğimiz
kapıları biraz hızlı kapattığımız
ama hiç kilitlemediğimiz o zamanlar
onlar bizim en sağlam bağımızmış meğer
gitmeyerek sevmişiz birbirimizi
kalmayı seçerek
ve şimdi…
yüzüne baktığımda
geçmişin o dalgalı kıyılarında
birbirimize tutunmuş iki ıslak martı görüyorum
kanatları yorgun ama yönü belli
bir zamanlar
"beni seviyorsan, değiş" demiştim sana
şimdi diyorum ki:
“beni seviyorsan, kendin ol… ama yanında kal”
çünkü sen susarken de seviyorsun
bense susarken bile duyulmak istiyorum
ve bu fark,
artık bizi bölmüyor
bizi tamamlıyor
evet, yıprandık
evet, büyüdük
ve belki de tam bu yüzden
şimdi olduğumuz kişileri
birbirimizin elleriyle yoğurduk
sana artık dargın değilim
çünkü sen de benim gibi
kırıldığın yerden sevmeyi öğrendin
ve belki de aşk,
iki ayrı yalnızlığın
birbirinde kalmaya razı olmasıdır
biz bunu başardık
şimdi, senden tek dileğim
yeniden başlayalım
ama bu kez geçmişi değil,
birbirimizi taşıyalım
[Erkek – Derin bir nefesle, içi yavaş yavaş açılarak:]
ben seni sevmeyi
sana yanlış yaparken öğrendim
çünkü senin kalman
her terk edişimin üstünü örttü
sen gitmedin
gitmeyi seçebilirdin
haklıydın
hak ettiğin ilgiyi, şefkati
çoğu zaman sana veremedim
ama sen, o yoklukların içinde bile
bana yer bıraktın kalbinde
şimdi dönüp geçmişe baktığımda
benim en çok sustuğum yerde
senin en çok konuştuğunu görüyorum
ve utanıyorum
çünkü seni dinleyememek
beni kendime sağır etti yıllarca
ama artık başka bir adamım
değilim belki o ilk tanıdığın delikanlı
saçlarım döküldü, gözlerim yorgun
ama kalbim
ilk kez bu kadar diri
çünkü seni kaybetmenin eşiğinden dönerken
anladım:
bir insanın en büyük pişmanlığı
sevdiğini geç duyması değil
duyup da dile getirememesidir
şimdi burada
karşında
açığım, çıplağım, susuzum
ve senden başka hiçbir gölgeye ihtiyacım yok
seninle yeniden başlamak demek
her sabah aynı yüzü görmekten öte
her sabah o yüze yeniden hayran kalmak demek
sen beni büyüttün
hiç söylemeden
hiç zorlamadan
kendi içime döndürerek
ve ben sana
o içimden çıkan adamla geliyorum şimdi
artık sevdiğini göstermekten utanmayan
ve affedilmeyi değil
hak etmeyi isteyen biriyle
biliyorum,
aşk…
kusurlarıyla da sevdiğin insandır
ve sen
benim bütün kusurlarıma rağmen
hala gözlerimde kalmayı seçiyorsun
ben de artık
sadece senin gözlerinde
adam olmak istiyorum
Kayıt Tarihi : 15.7.2025 14:19:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!