Evlilik Hikâyesi 2 Şiiri - Onur Göknil

Onur Göknil
58

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Evlilik Hikâyesi 2

[Kadın – İçine dönerek, hafif kırık ama dirençli bir sesle:]

ben susmayı senden öğrendim aslında
çünkü sen en çok orada sustun
bir cümle kurmak istedim,
"yoruldum" demek gibi yalın
ama senin yüzüne bakınca
sanki o kelime yerinden kalkamadı

biliyor musun
yıllarca senin yanında
ama bazen senden çok uzakta yaşadım
aynı sofrada oturup
farklı açlıklarla doymaya çalıştık

ben sevgiyi hep yüksek sesle sevdim
göstererek
anlatarak
kalabalıklara haykırarak
ama sen
bir duvar gibi öğrendin sevgiyi
daha çok bekleyerek
gizleyerek
ve hep içinden konuşarak

zamanla ben de duvar olmaya başladım
sana çarptıkça
kendi kenarlarımdan kırıldım
ama hiç seni suçlamadım
çünkü bir kadının en çok bildiği şey
yarasını sevdiklerinden korumaktır

ben seni korudum…
kendinden bile bazen
ama kim beni koruyacaktı?

bazı sabahlar kalktım
çayı koydum
çocukları hazırladım
aynı evin içinde bir gölge gibi dolandım
ama senin gözünde ben yoktum
belki işin vardı,
belki kafan doluydu,
ama ben bir gün bile
senin yerine koyamadım başka bir şeyi

ve şimdi
geçmişin sayfalarını karıştırırken
gözlerim hep o “az daha yakın olabilirdik”lere takılıyor
çok sevdiğimiz halde
nasıl bu kadar uzaklaştık birbirimize?

belki de sevgiden çok
anlamaya ihtiyacımız vardı
belki de sustuğumuz her şey,
gün gelip bağırarak çıkmalıydı içimizden
ama işte,
biz hep sustuk
ve o sessizlikte
ben biraz unuttum nasıl sevilmek isterdim

yine de…
şimdi, burada, bu masada
hala içimde bir yer,
sana "gel" diyor
ama bu kez farklı olsun istiyorum
bu kez kendimi kaybetmeden
seni bulmak istiyorum
çünkü biz
yeniden başlayabilecek kadar yaralıyız belki
ama hâlâ birbirimizi hissedecek kadar canlıyız

[Erkek – Duraksayarak, derin nefeslerle ama içten bir çözülmeyle:]

ben suskun büyüdüm
konuşmamayı bir meziyet sandım
ne hissettiğimi anlatmak için değil
göstermemek için eğitildim
çünkü biz erkeklere
hissetmek bile bazen yasaktı

şimdi düşünüyorum da
belki de seni değil
kendimi sevmeyi beceremedim ben önce
çünkü insan ancak kendini anlayınca
başkasına da yer açabiliyor

senin o yüksek sesli sevgine
hep hayran kaldım aslında
ama itiraf edemedim
çünkü senden çok korktum belki de
beni böylesine seven biri,
bir gün beni terk ederse
ne yaparım diye düşünmek bile yetti

sana yaklaşmadım bazen
çünkü dokunmak
bir şeyi kırmaktan daha çok korkuttu beni
ve suskunluğumun ardında
"beni bırakma" diye çırpınan
küçük bir çocuk vardı
sen hiç duymadın o sesi
çünkü ben de duyuramadım

sabahları aceleyle evden çıkarken
bir gün bile durup
"nasılsın?" demeyi ihmal ettim
çünkü kafamda hep bir telaş
hep bir sorumluluk vardı
ama bir kadının kalbi
bir günde, bir cümlede büyür bazen
ben bunu öğrenemedim

şimdi seni karşımda görünce
geçmişin bütün sustukları
boğazıma düğüm düğüm geliyor
her “keşke” bir çivi gibi saplanıyor içime

ama en çok,
o sabah seni öpmeden çıkışlarım
o sessiz akşam yemekleri
ve senin fark edilmemiş güzelliğin
sanki evin içinde eriyip giden bir müzik gibiydi
duyuyordum, ama dinlemiyordum

şimdi gözlerinin içine bakıp
sadece şunu demek istiyorum:
beni affet
geçmiş için, sessizliğim için, uzaklığım için
ama en çok
sana kendimi göstermekten korktuğum için

çünkü ben seni
ilk günkü gibi değil
şimdi çok daha derinden seviyorum
ve biliyorum
eğer bir daha başlarsak
bu kez hiçbir kelimeyi içimde saklamayacağım
çünkü artık biliyorum
susmak sevmek değildir
ve sen…
susulacak biri değilsin.

Onur Göknil
Kayıt Tarihi : 15.7.2025 14:17:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!