İçsel Yolculuk: Unutuş ve Aşk Üzerine Bir Seyrüsefer
1) Uyanış: Soğuk Mavi Bir Şafak
Gündelik aklın anlayamadığı bir çekimdir bu. Kişiyi, ezelden beri bildiği bir sahile, aslına doğru sürükleyen görünmez raylar... İçinde bir zikrin gizli ritmi vardır.
2) Trendeki Buluşma: İki Ruhun Tanışması
Daha ilk bakışta tanıdın onu, değil mi? İsimler önemsizdi. Bu, hatıraların değil, ruhların tanışıklığıydı. Kalp unutsa da ruh asla unutmaz. Çünkü aşk, öğrenilmiş bir bilgi değil, doğuştan gelen bir sezgidir.
3) Kumsal ve Çürüyen Kulübe: Hiçlik Dersleri
Dalgalar sahte kaleleri yıkar. Rüzgâr, kumlara yazılmış yanlış hikâyeleri siler. Zaman bir kum saatidir; aşk ise o kum taneleri arasından süzülüp içilen sabır şerbetidir.
4) İlk Günlerin Sarhoşluğu ve İkaz
O sıcak kahkahalar, o sonsuzluk hissi... Nefis, o anı dondurup sonsuzlaştırmak ister. Oysa hakiki sevgi, o andaki geçici hazza değil, o hazza kaynaklık eden Ebedi Olan'a tutunmaktır. Sıcaklık bir uyarıdır: "Bu da geçer."
5) Kırılma Anı: Aynalar Parçalanır
Kavga ettiniz. Renkler soldu. Aslında kırdığın, kendine ait bir parçaydı. Karşındakinde, kendi kusurunun yansımasını gördün. "Ayağıma taş değse kendimden bilirim" diyecek olgunluğa erişmek, uzun bir iç yolculuk gerektirir.
6) Lacuna: Acıyı Silmek mi, Kaçmak mı?
Beyaz önlükler, formlar, prosedürler... Modern çağın acıdan kaçış dini. Acıyı unutmak, onu aşmak değil, ondan kaçmaktır. Bu, hakiki tecrübeyi ve dolayısıyla olgunlaşmayı reddetmektir.
7) Kasetler: Kendi Sesinle Yargılanmak
O itiraf dolu kayıtlar... Kendi kendine açtığın bir mahkeme. Pişmanlıkların envanteri. Ama aslolan, döktüğünü toplamak, kırdığını tamir etmektir. Yoksa bu hesaplaşma sadece bir arşiv malzemesi olarak kalır.
8) Gaflet Şöleni: Hakikatten Kaçış
Hafızan silinirken etrafta eğlenenler... Çağımızın trajedisi: Kutsal olanı (hafıza, tecrübe, aşk) kaybederken, bu kaybı bile fark edemeyecek kadar duyarsızlaşmak.
9) Siliniş: Tersine Yolculuk
Hatıraların içinde geriye doğru yol almak... Aslında bu, nefsin katmanlarını hakikat ışığıyla soymak yerine, teknik bir yöntemle karartmaktır. Ama bir sır vardır: Silinmeye çalışılan şey, bir kez daha anlaşılır ki, paha biçilmezdir.
10) Saklama Çabası: Kendini Kandırmak
Onu başka anıların içine saklamaya çalışmak... Aşkı korumak için yalan odalar inşa etmek. Oysa gerçek korunak, kaçış değil, yüzleşme ve kabuldür.
11) Rafların Boşalması: Şekilden Manaya
Kitapların isimleri, yüzlerin hatları silinir. Geriye sadece o anlara dair 'mana' kalır. Suretler geçicidir, asıl kalıcı olan onların taşıdığı anlamdır.
16) Kusurlarla Yüzleşme ve "Tamam" Demek
En nihayetinde, tüm çıplaklığıyla, tüm kusurlarınızla birbirinize baktınız. Utanç, pişmanlık, kırgınlık... Ve bütün bunlara rağmen "Tamam" diyebilmek. İşte aşkın kemali budur. Lekesiz bir geçmiş değil, kusurlarıyla bile olsa 'rıza' gösterilen bir birliktelik.
17) Rıza: Yeniden Başlama Cesareti
Unutmak ➜ Hatırlamak ➜ Hatırladığın acıyla birlikte, yeniden denemeye razı olmak.
Bu bir kısır döngü değil, aynı sınavı her seferinde daha yüksek bir bilinçle verdiğin bir spiraldir. Aşk artık acıtan bir yara değil, o yarayı saran merhemdir.
Netice: Kalbin Bilgeliği
Aşk silinmez; terbiye edilir.
Hafıza, ruhun nefes alıp verişidir; onu susturamazsın.
"Lekesiz zihin" bir yanılgıdır; asıl ülkü "rızalı kalp"tir.
Gerçek kabul; itiraf, telafi, merhamet ve emek ister.
Olgun insan, unutmayı değil, dönüştürmeyi seçer. Kendinden başlar, sevgisine kadar uzanır bu yolculuk.
Son Söz:
Bu yolculuk, dışarıda bir yere değil, kalbinizin en kuytu köşelerine yapılır. Varacağınız yer, kusurlarınızla barışık olduğunuz, acılarınızı bir bilgelik ışığına dönüştürdüğünüz o içsel 'Tamam' hâlidir. Yolunuz açık, kalbiniz şifa bulsun.
Kayıt Tarihi : 20.8.2025 10:03:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
2004 yapımı Eternal Sunshine Of The Spotless Mind yani Lekesiz Aklın Sonsuz Günışığında filminden esinleniyorum.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!